Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

516 syf.
·
Puan vermedi
Kızımı Kurtarın, Kenzie ve Angie serisinin 4.kitabı. Yayınevi her zaman yaptığı gibi, seriye ortadan başlamış. Şaşırdık ki? Tabii ki hayır! Kitabın ismi de Kızımı Kurtarın ama isme aldanmayın. Hayal ettiğinizden bambaşka bir kurgu bekliyor sizi. Evet kitapta kaçırılan bir kız çocuğu var fakat asıl verilmek istenen mesaj çok farklı... Her gün binlerce çocuk kayboluyor. Dünya geneline bakınca tablo ürkütücü. Bunların bi kısmı bulunuyor. Yeterince ailesi tarafından ilgi görmeyen, evden kaçan çocuklar oluyor bunlar. Ya bulunmayan çocuklar... Çocukları kaçıranların büyük bir kısmı da sübyancılardan oluşuyor. Dünyada her yıl 2,5 milyon çocuğun kaçırılarak satıldığı ve bunun yarısının da kız çocuğu olduğu tahmin ediliyor. Raporlara göre her yıl neredeyse yüzde 100’lük bir artış oluyor. Her yıl 1.000 ile 1.500 bebek evlat edinilmek için insan ticareti mağduru oluyor. Avrupa Birliği ülkelerinde yaklaşık 200 ile 500 bin arasında çocuk fahişe bulunduğu tahmin ediliyor. Bunların üçte ikisi Orta Avrupa ülkelerinden geliyor. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, çocuk kaçıran mahkûmlar orta yaş altında ve yüzde 98’i erkek. Yine mahkûmların çoğunun geçmişinde en az iki hapishane deneyimi mevcut. İstatistiklere göre daha önce çocuk kaçırmış olanların bu suçu tekrar işleme olasılıkları çok yüksek. Çocuk kaçıranların yüzde 20’sinin bir suç ortağı bulunuyor. Yabancı tarafından kaçırılan çocuklar genellikle cinsel saldırı sonrası öldürülüyor. Öldürmeler ilk 3 saatte oluyor. Öldürme oranı yüzde 91. Sırlarla sürprizlerle dolu bir kitaptı. Aslında kitabı okurken şunu düşündüm; önemli olan çocuk mu dünyaya getirmek, yoksa onları dış dünyaya karşı korumak mı? Çocuklarımızı bir ebeveyn olarak nasıl koruyabiliriz? Kayıp her çocukta sapığı suçlayıp yerden yere vururuz. Ya ebeveynler... Onların hiç mi suçu yok. Az bi rahat edeyim diye düşünüp sokaklara saldıkları çocukların her türlü tehlikeyle karşı karşıya olduklarını niye idrak edemezler. Kayıp çocuklarda suçlu kim? Ebeveynler mi? Çocuğun kendisi mi? Yoksa çocukları kaçırıp farklı emellerine hizmet ettirilen sapıklar mı?.. Her gün kayıp cocuk haberleri izler olduk. Ya bizim duymadıklarımız, görmediğimiz. Kitaba biraz duygusal yaklaştığımın farkındayım. Fakat ne acıdır ki her anne anne, her baba da baba değil. Buna birçok örnek verebilirim; bebeğini evde bırakıp tatile giden ve bebeğin açlıktan ölmesine sebep olan anne, sevgilisiyle kendini görünce babasına her şeyi anlatır korkusuyla çocuğu dövüp arsaya atarak ölümüne sebep olan ve günlerce manşetten inmeyen Diber Fırtına olayı, karısına sinirlenip ceza vermek için iki evladanı öldürüp intihar eden baba ve yıllar önce Uğur Dündar'ın sunduğu bir programda, sırf babaya benziyor diyerek 1,5 yaşındaki kızına eziyet ederek öldüren bir cani anne... Her gün bir sürü çocuk kayboluyor. Okula giderken, sokakta oynarken, yanlış zamanda yanlış yerde bulunan ve küçük bir gaflet anında. Kim bilir hangi toprağın altında yatan minik bedenler, hiç yaşamamışcasına ortadan kayboluveren cocuklar, sokaklarda ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşan sübyancılar... Herkese öfkeliyim ama herkese. Kendime bile. Bu çocuklara yardım edemeyip koruyamadığım için. Ülke olarak koruyamadığımız icin. Caydırıcı cezalar olmadığı için. Bu çocuklar zamanla unutulduğu için... Kitapta her şey net bir şekilde anlatılmış. Kaybolan çocukların akibeti, travmalar, insanların vicdansız oluşu. Son 150 sayfaya kadar normal seyrinde ilerlerken, sonraki sayfaları tiksinerek, üzülerek, dehşete kapılmış bir şekilde okudum. Rabbim tüm çocuklarımızı; sapıklardan, ırkçılardan, hastalıklardan, ilgisiz ebeveynlerden, dayaklardan, dilendiren anne babalardan korusun...
Kızımı Kurtarın
Kızımı KurtarınDennis Lehane · Artemis Yayınları · 200832 okunma
·
72 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.