Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

81 syf.
8/10 puan verdi
DAHİ DELİ ! Ve karşınızda deli olduğundan mı dahi yoksa dahi olduğundan mı deli bilemediğim Vüs’at Orhan Bener. Çağdaş Türk Edebiyatı 1950 kuşağının yenilikçi öykü, oyun, roman yazarı ve İkinci Yeni’nin ilk öykücüsü. Nam-ı diğer Oğuz Atay’ın en yakın arkadaşı, kendisini bu sebeple tanımıştım. Ve kendisiyle ilgili bilgim bu kadardı. Bener, Tutunamayanlar kitabının taslağını okuyan ilk kişi hatta Atay’dan kitaptaki bir bölümü çıkamasını ister Atay da çıkarır ve o bölümü Tehlikeli Oyunlar kitabında kullanır ama bazı kaynaklar da o el yazısının henüz gün yüzüne çıkmadığını söylüyor. Yani belirsiz. Neyse konumuz da bu değil zaten. Bener gibi amaçsız konulara girmeye başladım. Bener de bu romanında arkadaşını unutmamış isim vermeden Atay ve kızı Özge’den bahsetmiş, Atay’la ilgili şu alıntıyı yazmıştı. #33447080 Kitaba geçecek olursak 80 sayfalık bir kitabı kırka yakın alıntı ile kapattığıma göre beğendiğimi söylememe gerek yok herhalde. MUANNİT - SAHTEGİ Kitabı elime ilk aldığımda ismi dikkatimi çekti. Daha önce hiç duymamıştım. Araştırdığımda Muannit - inatçı, Sahtegi - sahtekar yani ‘Sahtekarlıkta inat eden’ ya da ‘İnatçı sahtekar’ demekti. Bir yazar düşünün kendine bunları diyor varsın eserini siz düşünün. HAYATI Evlatlığı Fatoş dışında kimsesi yok. Fatoş da evlenip gidince hepten yalnızlığa bürünüyor. 3 evlilik yapmış ve boşanmış. İlk eşi hamileyken Menenjit tüberkülozdan ölmüş. Bunu şu dizelerle anlatıyor: #33589865 Bu olaylar onu huysuz, inatçı, yalnız, alkolik bir adam haline getirmiş. Olabildiğince cimri lakin içkisinden gram taviz vermeyen, cahilliğe tahammülü olmayan, çok zeki bir adam. Hayatı her ne kadar sıradan olsa da kalemi asla öyle değil. Bu yüzdendir ki hâlâ pek kimse tanımaz onu. Böyle tanımlamış kendisini : “Eğlendirici değilsem, kapkaralığıma dayanamıyorlar.” #33588978 Fatoş’a gelecek olursak Bay Muannit Fatoş’u şöyle anlatıyor: #33590086 Fatoş onun evlatlığıdır. Bener sayfa 21 de şunu dese de: “ Pek şaştınız değil mi? Yirmi beş yaş fark var aramızda. Evlat edinenlerin karıştırdığı haltlarla ilgili hikayeleri yakıştırmaya kalkmayın bana da. Boğarım! Görenek baskısı deyip geçemem, o gözle bakamıyorum ona, bunca basit davranışımın nedeni, yoksa itikâfa çekilmiş papazın teki değilim. “ gerçek farklıdır. Zamanla Fatoş’a karşı başka duygular hisseder hatta günlüğü tutmaya başladığı tarih Fatoş’un İngiltere’ye gittiği tarihtir. Kitabın son cümleleri de onunla ilgili bitiyor zaten. Hatta Bener Fatoş’un da hisleri olduğunu düşünüyor ve belirtiyor şu son cümlelerinde: “ “ Ateşin var mı?” “ Var. “ Serçe parmağımla ağzından yoklayacaktım her zamanki gibi. Önledi. Boynunu gösterdi. Dudaklarımı dokundurdum usulca. Titredi hafifçe, ürperdi. Kızardım galiba. Olsa olsa 37,1. Korkma, bir şeyciğin yok. “ “ Fakat bunu anlatanın Bay Muannit olduğu ve olayları kendi algılamak isteği gibi yansıtabileceği de unutulmamalı. Vüsat O. Bener 2005 yılında 24. TÜYAP Kitap Fuarı onur yazarı oldu ama ödülünü alamadan 1 Haziran günü hayatını kaybetti. Ödülünü onun adına eşi Ayşe Bener aldı. ROMANI 1 Ekim 1979 - 13 Eylül 1989 yılları arasında tuttuğu günlüklerden oluşan kurmaca- gerçeklik arası otobiyografik bir roman. 1991 yılında ilk basımı yapılmış. Günlüklerini romana zamansal sıçramalarla geçirmiş bu da anlam karmaşasına yol açabiliyor ilk okuduğunuz zaman. İlk 5 sayfa sabrederek, anlamaya-kavramaya çalışarak okuyun sonrası çorap söküğü gibi geliyor. Onun dil oyunlarına, kinayeli, ironili anlatımına alışıyorsunuz. Farklı anlatım teknikleri kullanıyor, kolay okuyucu istemiyor kendisi burnu havadalığı burda bile var. Cümleyi düz bir şekilde vermiyor. Yeni anlamlar türeterek, çoğunlukla devrik cümle şekilde; çok fazla yardımcı birleşik fiil, bağlaç ve zamir kullanarak anlatıyor. Olayları parçalı ve çok katmalı anlatması okuyucuyu yorabiliyor. Ayrıksı bil dili var. O da bunu istiyor zaten. Günlük tarzında yazdığı için o dönemde meydana gelen siyasi-sosyal-psikolojik olaylar hakkında da bilgi sahibi oluyorsunuz. O dönem yaşanan siyasi olayları, siyasi cinayetleri, sıkı yönetimi, gelen zamları eleştiriyor bu durum kitaba biraz belgesel tadı da katıyor. Kitaba hakim olan kavram Albert Camus’nün Saçma kavramı ve İç Konuşma Tekniğidir. (Yazar anlatmak istediği şeyleri kahramanın kendi ağzından, kafasından geçenler şeklinde okuyucuya verir. Kahraman kendi kendine konuşur gibidir. ) Köklerinden kopmuş, temelini yitirmiş, geçmişe, tarihe güvenini kaybetmiş, topluma yabancılaşmış mutsuz, huzursuz, insan varlığını dile getiren bir felsefedir. Bu felsefe daha çok “toplum içinde yaşamış bireyin tehdit altında olduğu, günümüzle gelenek arasındaki bağlantının koptuğu, insanın manasız bir varlık haline geldiği, kendi kendini yitirmek tehlikesinin baş gösterdiği yerde” ortaya çıkar. Camus’ya göre, “Saçma, varolanın kendisinden değil, bilinçten kaynaklanır. Bilincin olmadığı ve bilinç ile bir varlık karşılaşmasının gerçekleşmediği yerde saçma ortaya çıkmaz. Demek ki saçma, bir ilişkidir, bilinç ile dünyanın ilişkisidir. Saçma, insanın dünyadan kopuşunun, onun anlamlı ve özlemlerine uygun düşen bir ilişkiyi kuramayışının ifadesidir.” Bener saçma sözcüğünü kitapta çokça kullanır. “Bugünden gidebildiğimce ileri gidebileyim, saçma'yı saçma kılmayı deneyeyim” syf 10 “Notlarımı okumayı içim kaldırmıyor, saçmayı saçma kılamamışım besbelli.” syf 80 diye devam ediyor. İnceleme mi oldu makale mi ? bilemesem de yazar bunu çokça hak ediyor bence. Onu bilmemiz gerektiğini düşünüp bu derece ayrıntılara boğdum. İstanbul gibi metropol bir şehirde kitabı sadece Taksim’de rahatça bulabiliyorsak -ki orda da Yapı Kredi’nin kendi yayınevi var diye- bu bizim ayıbımızdır. Okumayı erteleye erteleye kitapları raflardan kaldırtıyoruz. İlk baskısı 1991 yılında yapılan kitabın 2. baskısı 2001’de 7.baskısı da 2018 de çıkmış. 27 yıllık bir kitap ve 7 baskı. Zweig kahkaha atıyordur şimdi. Buraya kadar okuduysanız ne mutlu bana, vaktinizi aldıysam affola. Keyifli okumalar. NOT: Acele etmeden sindire sindire okuyunuz.
Bay Muannit Sahtegi'nin Notları
Bay Muannit Sahtegi'nin NotlarıVüs'at O. Bener · Yapı Kredi Yayınları · 2018508 okunma
··1 alıntı·
840 görüntüleme
Mustafa A. okurunun profil resmi
Dahi mi deli :) Gayet bilgilendirici ve ilgi çekici bir inceleme olmuş. Bence etkinliğe yakışan da bir inceleme olmuş.Eline sağlık.
Gül okurunun profil resmi
Deli mi dahi :) Siz yakıştırdıysanız bize laf düşmez 😊 Çok teşekkür ederim 🙏🏼
Mustafa Diyar okurunun profil resmi
İnceleme harika olmuş dotmam. :))) Ama yazara vakit harcayamam bir kitabından hariç. Onu da okudum zaten. Pek sarmadı yazarın sözleri. Belki de bu kitabı daha iyi.
Gül okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim :) Her yazar bize hitap etmeyebilir ben kendisini çok sevdim açıkçası. İlk kitap da çok önemli ama sen dilini sevmediysen eğer sevmezsin yine tüm eserlerinde aynıdır değişmiyor üslubu alıntılardan öyle görünüyor.
2 sonraki yanıtı göster
Necip G. okurunun profil resmi
Vüsat O. Bener etkinliğine dair sanırım en güzel, en kapsamlı, en öğretici incelemelerden birini okudum az önce... Bener'in hangi kitabını okursanız okuyun hiç fark etmez. Önce gelip mutlaka bu incelemeyi okumalısınız bence. Hatta Bener okumaya başlamadan önce okusanız çok daha faydalı olur diye düşünüyorum... Gül hanım, yoğun bir emek harcadığınız çok belli ama neticede siz de siteye arşivlik incelemelerden birini hediye etmişsiniz:) Ellerinize, emeklerinize sağlık... Selam ve sevgilerimle...
Gül okurunun profil resmi
Necip bey, çok teşekkür ederim bu güzel sözleriniz için. Fikirleriniz benim için önemliydi. Elimden geldiğince Bener’i tanıtmaya çalıştım. Çok kaliteli bir yazarımız ama hâlâ tanımıyoruz kendisini. Okuyan çoğu kişi yarım bırakıyor. Bence önce onu tanıyıp sonra eserlerini okumalılar. O ayrıksı dilini öyle sevebilirler çünkü. Vakit harcayıp okuduğunuz için tekrardan teşekkür ederim. Saygılarımla...
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Liliyar okurunun profil resmi
Öncelikle beğendiğin için çok sevindim, sonra da bu harika incelemeyi yazdığın için. Çok detaylı ve güzel olmuş, okuyan herkesin çok kolay fikir sahibi olabileceğine eminim. Kalemine, yüreğine, emeğine sağlık. ;))
Gül okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim 🙏🏼 Açıklayıcı olsun diye bu kadar detaya boğdum umarım okurlar.
2 sonraki yanıtı göster
Ayça okurunun profil resmi
Gül Hanım,incelemeniz Vusa't Bener okumaları için referans niteliğinde bir yazı olmuş .Kitabı okumayı bıraksam mı diye düşündüğüm bir anda cümleleriniz benim için itici bir güç oldu. Yazar içindeki duygularını o kadar dolaylı anlatmış ki her bir cümlesini tekrar tekrar okumak zorunda kaldım.Yine de çok iyi ve zekice cümleler var kitabın sayfalarında.Yola devam.
Gül okurunun profil resmi
Ayça hanım, öncelikle çok teşekkür ederim. Evet Bener zor bir yazar farklı anlatım teknikleri kullandığı için ilk okuduğumuzda bizi zorlayabiliyor. Ama acele etmeden okunduğunda o dil yapısına alışıyor insan. Bence hemen pes etmeyin onu seveceğinizden eminim.
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.