Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

310 syf.
8/10 puan verdi
·
24 günde okudu
Oyunun gücü kitabı, oyunun insanın hayatında ki önemini ve etkilerini yaşanmış örneklerle beraber anlatan bir kitaptır. Gerek okul öncesi olsun, gerek okul sonrası olsun hatta okuldan da sonra olsun hayatımızı eğlenceli ve bir o kadar da eğitici hale getiren oyunları belki hiç bakmadığımız veya önemsemediğimiz bir açıdan bakarak anlatıyor.Aslında oyunun gücünün ne kadar önemli ve büyük bir etken olduğunu günümüz çocuklarının dışarı çıkıp çok az oyun oynaması onun yerine bilgisayar ya da tabletlere bağımlı olmasından anlayabiliz. Tabi yazar bura da bilgisayar kullanılmasın demiyor hatta bir nokta da destekliyor da fakat özellikle çocukların sosyalleşmek, fiziki olarak gelişmek, tecrübe ve deneyim sağlayabilmesi için bol bol dışarı çıkıp oyun oynamasını tavsiye ediyor.Bilgisayar oyunu oynayacaksa da çok kısıtlı bir zamanda yaşına uygun veli gözetiminde olmasını tavsiye ediyor. Küçük çocukların kendi hayallerine göre oynayabildikleri özgür oyunların olmasını tavsiye ediyor ve eğer futbol, basketbol gibi kurallarının çok sabit olduğu kurslara gönderirsek çocukların hayal etme yetilerinin azalacağına ve oyunun bir eğlenceden çıkacağından hatta çocuk başarısız olursa başarısızlık sendiromuna bile girebileceğinden bahsediyor. Oyunu, okullarımıza da koymamız gerektiğini ve sonlara doğru John Dewey'in eğitim sisteminden bahsediyor bu eğitim sistemi çocukların yaparak ve deneyimleyerek öğrendiği bir sistemdir. Ezberci ve tekrarcı sistemin yeni çağımıza uymadığını bunların en aza indirilmesi gerektiğini savunuyor. Bunu da ezber bilgilerin gayet kolay bir şekilde teknoloji ile yapılabilmesine dayandırmaktadır. Benim genel olarak bu kitaptan öğrendiğim, hayatımız da ne olursa olsun bunu bir oyuna çevirip eğlenceli hâle getirebilmemizdir. Çünkü oyunlar eğlenceli, zevkli ve eğiticidir. Bu kitabın sonlarını okurken tesadüf eseri bir film izledim ve bu film aslında benim için kitabın tam bir özet oldu. Bu film; "lıfe is beatiful" dur. Bu film de ki baba rolündeki Guido oğlunu çok kötü bir durum olan soykırıma uğramalarına ve büyük zulümler görmelerine rağmen bu durumu oğluna bir oyunmuş gibi gösteriyor ve bunu inanılmaz güzel bir şekilde aktarıyor, çocuk yaşadıkları zulümlerin hiçbirinden etkilenmeyip hatta sonunda mutlu dahi oluyor. İşte oyunun gücünü ben tam manasıyla bu filmde anladım. Yazarımız bu ve buna benzer tespitleri çok güzel anlatıyor ve psikolojik etkenlerinden ve ileri hayatlarındaki etkilerine değiniyor. Yani aslında bırakın çocuklar biraz doyasıya çocukluklarını yaşasın demeğe getiriyor. Çocukların hayata bizler gibi bakmadığını, farklı öğrendiklerini ve bu öğrenme yollarından en zevkli, eğlenceli ve etkin olan yolunun da oyun olduğunu söylüyor. Umarım bütün hayatımız küçüklüğümüzde oynadığımız o eğlence dolu oyunlar gibi olur ve çocuklarımız da bizim yaşadıklarımdan mahrum kalmazlar.
Oyunun Gücü
Oyunun GücüDavid Elkind · İmge Kitabevi Yayınları · 201126 okunma
·
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.