kitap yorumuGenelde dram okumak benim için çok zor. Okuduklarımın hiçbirini beğenmemiştim; bir iki tanesi hariç. Kitaba kendimi öyle bir hazırladım ki anlatamam asla. İpek ve Demir'in hikayesi...
"O ikisi; İpek ve Demir... Özleri çok farklı olsa da
her ikisi de çok ama çok dayanıklı birer madde. Ve İpek ve Demir...
Kalpleri çok farklı olsa da isimlerinin anlamları gibi
çok dayanıklı birer aşık."
İpek ve Demir birbirleriyle küçükken etle tırnak gibiyken birden bire ne oldu da düşman oldular? Kitabı, bu soruyla okudum durdum. İpek'in boş bir anında, Demir'in annesi Aysun Hanım'a 'evet' demesiyle başlar hikaye. Yıllar önce iki dostken şimdilerde birbirinden nefret eden iki insanın yolu birleşir...
Kitapta İpek ve Demir'in hiç bitmeyen kavgaları vardı. Özellikle, işte şuan mutlular, diyeceğim anda savaş baltalarını çıkarıyorlar.
Okurken beni çok arada bırakan bir kitaptı. İpek'in de Demir'in de haklı olduğu yerler vardı. İkisine asla kızamadım çünkü; yazar öyle bir yazmış ki anlatamam. Daha doğrusu kitapta haklı veya haksız kişi yok.
Ama çoğunlukla Demir'e sinir olduğumu söylemeliyim; hele 'Öldürürüm,' kelimesinin geçtiği yerler de içime işledi resmen.
Eğer sizde henüz okumadıysanız kendinizi ben gibi hazırlasanız iyi olur. Çünkü insanı derinden sarsıyor. En çok etkilendiğim sahne kitabın sonlarına doğru Demir 'Ölüme hazırlanmak diye bir şey yokmuş,' dediği yerde ağlamamak elde değil.
Ve evet bütün sorulanızın cevabı kitapta var. Hele Demir'in İpek'e karşın neden kötü demeyeyim ben; soğuk davrandığını öğrenince yüreğim burkuldu.
En sevdiğim karakterler; Tabii ki Niko, umut ışığı.
Kitapta öyle saçma entrikalar yok, boğacak türden aşkta yok. Bol bol dram var bilginize. Dram sevmememe rağmen ben kitabı severek okudum. Sırada Ceylan kitabı kaldı yazarın, onu da okumak istiyorum. Kitabı okumanızı tavsiye ederim.