"Bütün yaşantımız bir ritmin elindeydi. Hangi ritmi yakalamışsak, onun." diyor Mungan, o halde yakaladığımız kitap okuma ritminden aynen devam. Yeni kitabımız; . CENK HİKAYELERİ - MURATHAN MUNGAN > Yalnızlıkta adımlar hep aynı yere götürürmüş insan evladını, kitapta yer alan altı hikayede de, kahramanları cenk etmeye götüren işte bu duygu; yalnızlık. . Hiçbir yer, hiç kimsenin değilse bu ölümler nedendi? Geyikler yüzyıllardır lanetli ise, öldürmeyi neden seçerlerdi? Şahmeran'ın kutsallığını hiçe sayıp, onu öldürmek nedendi? İçinde 'ölüm' ifadesi barındıran daha nice sorunun tek bir cevabı vardı: insan evladının onmaz zaafı; üstünlüğünü kabul ettirme! . Ancak bunu yaparken bir başka esriklik daha çıkıyordu ortaya. Şu yeryüzünde kendinden başka her yaratığı buyruğu altına sokan bu insanlar, bir tek kendine söz geçirememiştir, söz geçiremez. Gücü, güçsüzlüğünü gizler. Korkar da. "Zaten korkunun büyüsü, kendini korkutmaktan kaynaklanmıyor muydu?" derken Mungan, tam olarak bundan bahsetmektedir. . Altı öyküden en detaylısı ve en güzel anlatıma sahip olanı 'Şahmeran'ın Bacakları' olmasına rağmen, benim en değerli bulduğum, Kasım ile Nasır oldu. Köy kahvelerine gelen dengbejlerin bu öyküyü kopuk anlatıp, yırtık sökük yerlerini dinleyiciden/okuyucudan onarmalarını istemeleridir buna sebep. . İyi okumalar. #CenkHikayeleri #MurathanMungan #040119

Cenk HikayeleriMurathan Mungan · Metis Yayınları · 2020727 okunma

·

12 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.