Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

89 syf.
·
Puan vermedi
Borges ne kadar bir öykü yazarı olarak tanınsa da aslında o bir şair. Ve bu kitap benim okuduğum ilk şiir kitabı . Belli bir yaştan sonra körlüğe yenik düşen Borges bu kitabın ön sözünde körlüğü şöyle tanımlıyor " Bu kitabın düzeltilerini yaparken, hoşuma gitmese de, körlüğün yakınılacak bir rol oynadığı dikkatimi çekiyor. Oysa hayatımda bu yakınılacak bir olgu değil. Körlük bir çeşit hapistir, ama aynı zamanda da bir özgürlüğe kavuşma, yaratmaya elverişli bir yalnızlık, bir anahtar ve bir cebirdir." Borges'in olgunluk dönemi şiirlerini bir araya getiren Sonsuz Gül, sıkıyönetim altındaki Arjantin'de yaşanan toplumsal çalkantının izini sürüyor. Sonsuz Gül Borges'in 1974'te Arjantin'deki siyasal şiddet ortamının etkisiyle yazdığı şiirleri bir araya getiriyor. 1 Temmuz'da Juan Perón'un ölümüyle yerine geçen karısı Isabel'in yönetiminde, ülkede antikomünist avı katlanarak artmış, halkı umutsuzluğa sürükleyen "kayıplar dönemi" başlamıştı. Borges şiirlerinde ülkesinin geçirdiği bu zorlu dönemi ele alırken, yine kılıçlar, tılsımlar, kitaplar, aynalar, maskeler gibi tanıdık izleklerden yararlanıyor. Sonsuz Gül'de yer alan şiirler, aynı zamanda yazarın özel yaşamını ve dünya görüşünü yansıtan otobiyografik ayrıntılar da taşıyor.  Borges uzun şöhret yıllarında "Borges" olarak yaşadı ve çalıştı. Ne denli rahatsız edici olursa olsun, şöhret, tadı çıkarılması için oradaydı ve Borges şöhretin tadını zarafetle çıkardı. Sonuna kadar şiir yazdı ve inatla kendini şair olarak tanımladı; buna karşılık Arjantin edebiyatının aficionado'su olmayan, ama Borges'i seven okurları onu hep büyük bir öykü yazarı olarak selamladı.
Sonsuz Gül
Sonsuz GülJorge Luis Borges · İletişim Yayıncılık · 20161,082 okunma
··
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.