Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

152 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Mutlu Ölüm, yazarın çocukluğunun geçtiği yoksul mahallenin, Orta Avrupa’ya yaptığı yolculuğun, yerleştiği yukarı Cezayir’de ki yaşamının adeta bir tasviridir ve kurgusunda Camus'un anılarından yararlanmaktadır. Bu yapıtın kimi bölümlerinde yazarın aşk yaşamıyla ilgili ipuçları da vardır. Ölüm konusu ise kitabın isminden de anlaşılacağı gibi, eserin temelini oluşturan bir gerçektir. Mutlu Ölüm, her biri beşer bölümden oluşan: ‘Doğal Ölüm’ ve ‘Bilinçli Ölüm.’ olmak üzere iki kısıma ayrılmıştır. ‘Doğal Ölüm ’ün düğümü Roland Zagreus’un öldürmesi ile çözülür. Romanın kahramanı Mersâult onu ilk bölümde öldürür, parasına el koyar ve evine döner. ‘Bilinçli Ölüm’ ise Mersâult'un yaşadığı mutlu hayatın ardından gelen, mutlu bir ölümdür. Zagreus fiziksel engeli yüzünden özgür olamayan, bu durumundan son derece rahatsız olan, ölmek istemesine rağmen kendi canına bile kıymaktan aciz bir adamdır. Mersâult ise mutlu ve özgür bir yaşam sürmüş ve bilinci açık, hazırlıklı bir şekilde karşılamıştır ölümü... Olay akışını şöyle toparlayabiliriz: Orta halli basit bir memur olan roman kahramanı Patrice Mersault, annesini şeker hastalığı yüzünden kaybetmiştir. Yoksulluğu ve annesine duyduğu özlem yüzünden beraber ikamet ettikleri evde yaşamaya devam etmiş ve kendisinden daha kötü bir yaşam süren bir fıçıcıyla komşuluk etmiştir. Liman idaresindeki sıkıcı memurluk görevinden arta kalan zamanının çoğunu sigara içerek ve kitap okuyarak geçirir. Patrice Mersault, ilk aşkını Roland Zagreus adında sakat bir adamla yaşamış, hafifmeşrep bir kadın olan Marthe ile de ilişki halindedir. Bu kız sayesinde Zagreus‘la tanışır, bir sohbet sırasında adamın nasıl zenginleştiğini öğrenir ve öğrendiği bu sırdan yararlanarak sakat adamı öldürür, bunun üzerine bozuk bir sağlık, ama dolu bir keseyle yolculuğa çıkar. Mersault, önce Prag’a gider, günlerce amaçsızca şehrin sokaklarını turlar. Kendi şehrinden kaçmış olması vicdan azabını bir nebze azaltsa da sıkıntısın tamamen yok edemez. Avrupa'yı trenle dolaşırken hayatını gözden geçirir, kendisinden, düşüncelerinden uzaklaştığını hisseder ve mutluluğu yeniden bulur. Cezayir kentine dönüşünde art arda iki mutlu yaşam deneyimine girişir: Önce ‘Dünyanın Karşısındaki Ev’de üç kız arkadaşıyla bir süre ortaklaşmacı bir yaşam sürer, sonra ise Lucienne ile evlenir ve köye yerleşir. Genç adam Cezayir'de son derece basit ama mutlu bir hayat sürer, zaman içinde mutlu olmak için başkalarına ihtiyaç duymadığını keşfeder ve bununla birlikte Chenoua’daki yaşam derin bir yalnızlık içinde geçer. Mersault mutluluğu ele geçirmiştir ve Zagreus ’u anımsayarak, mutluluğunu ölümüne değin korur. Bu hikayede "Nasıl mutlu ölünür? Yani bizzat ölümün bile mutlu olacağı ölçüde mutlu nasıl yaşanır?"gibi sorulara yanıt vermeye çalışan Camus; "iyi yaşama ve iyi ölmenin birinci kesimi, para, zaman ve duygusal egemenlik olmadığı için, tersidir; İkincisiyse, parasal bağımsızlık, zamanı istediğin gibi düzenleme ve kalbin dinginliği sayesinde yüzü’ dür" düşüncesini bize aktarmaya çalışmıştır... Bunların yanında da yoksulluğu, sekiz saatlik iş gününü, toplumsal ilişkilerdeki şiirsizliği ve doğallıktan kopmuş bir varoluş biçimini aynı zamanda da doğaya bir kaçış eylemini de dile getirmiş. Bir tür züppeliği, yoksul yaşamda yayılmayı, kendinden hoşnut olmanın taşkınlığın yer aldığı bu romanın sonuyla amacı, Albert Camus'un kendi taslaklarında belirttiği gibi; "Yaşamak için zengin olmak gerektiğini kavrayan, kendini bütünüyle para elde etmeye adayan adam, bunu başarır, mutluluk içinde yaşar ve ölür."ü kanıtlamaktır.... Keyifli okumalar
Mutlu Ölüm
Mutlu ÖlümAlbert Camus · Can Yayınları · 20164,800 okunma
··
63 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.