Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

128 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Bir meclis düşünün. Bir ülkenin en buhranlı zamanında, asi olarak görüldüğü ve görevinden alındığı için istifa etmiş bir asker tarafından binbir güçlükle kurulmuş olsun. Bu meclis, ülkenin kaderini tayin edecek olan, emperyalistlere karşı yapılan 20. yüzyılın en büyük kurtuluş mücadelesinin de meclisi olsun. Bu ilk meclis; 40 tüccar, 32 çiftçi, 11 gazeteci, 13 belediyeci, 53 subay, 14 müftü, 13 müderris, 10 şeyh, 5 aşiret reisi ve 1 işçiden oluşmuş olsun. (Kaynak:
Uğur Mumcu
Uğur Mumcu
Vurulduk Ey Halkım Unutma Bizi
Vurulduk Ey Halkım Unutma Bizi
Sayfa 154) Mustafa Kemal Paşa’nın kurduğu Büyük Millet Meclisi’nden bahsettiğimi herhalde anlamışsınızdır. Aradan yıllar geçsin, bu büyük meclisimizden de yüzlerce milletvekili gelip geçsin. Bir kısmı, koltuğuna sıkı sıkı sarıldığı için, birçok dönem üst üste seçilsin. Ama koltuğunu sevdiği kadar, kendisini o koltuğa oturtan halkını sev(e)mesin. Geçen her dönemle beraber meclisteki seviye de iyice düşsün, milletvekilleri birbirlerine argo ve küfürlü laflar etsin. Bu da yetmesin yumruklar, tokatlar, tekmeler hatta uçan tekmeler atılsın. Hatta o kavgalardan birinde bir milletvekili yediği yumruğun da etkisiyle kalp krizi geçirip hayatını kaybetsin. (Bkz: 30 Ocak 2001 – DYP Milletvekili Mehmet Fevzi Şıhanlıoğlu olayı) İşte o çok sesli, her türlü muhalifin de yer aldığı ilk meclisin günümüzde geldiği durum bu. Uğur Mumcu da eserinde 1981 yılına kadar mecliste olan kavgaları, küfürleri, acayiplikleri; kısacası olmaması gereken ne varsa her şeyi, yer yer mizahi bir dille süsleyerek anlatmış. Bir milletvekilinin, iktidar veya muhalefette olan bir partinin mensubu olması değildir önemli olan. Tabii ki iktidarda olan partinin milletvekili iktidarı, muhalefette olan partinin milletvekili de muhalefeti savunacaktır. Demokrasinin mantığının da temelde bu olması gerekir. Ancak halk tarafından seçilmiş olan bu vekillerin, unvanının başında “millet” olduğunu, sadece kendini değil, seçildiği şehrin seçmenlerini temsil ettiğini unutmadan bu tartışmaları yapması gerekir. Uğur Mumcu, suikast sonucunda hayatını kaybetmeseydi, herhalde günümüz siyasetçileri için de diyecek çok sözü olurdu. Tabii kumpas davalarının birinde “vatan haini” diye damgalanıp çoktan hapse atılmış da olabilirdi. Hoş gerçi geçtiğimiz günlerde Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı terörist olarak nitelendirmedi mi? Neyse, altın çamura düşünce değerinden bir şey kaybetmez nasıl olsa. Uğur Mumcu, bu ülkenin en büyük değerlerinden birisidir ve öyle de kalacaktır.
Söz Meclisten İçeri...
Söz Meclisten İçeri...Uğur Mumcu · Um:ag Yayınları · 1996349 okunma
··
147 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.