Aslına bakarsanız, Mevdudi'yi oradan buradan söylenenlerle ehl-i sünnete uymayan, Kur'an-ı yanlış yorumlayan, hadislere karşı tutumuyla hep bir soğuk kişilik olarak aklımda yer edinmiştim. Bugüne kadar Mevdudi hakkında duyduklarım ister istemez bende bir önyargı oluşturmuştu. Fakat bu sade ve hoş kitabıyla söylenenlerin hiç de öyle olmadığını göstermiş oluyor. Diğer eserleri nedir, ne değildir bilemem ama bu kitabına göre konuşursam çoğu İslam aliminden daha çok beğendim kendisini. En önemli özelliği nedir diye soracak olursanız, kesinlikle halkın anlayabileceği bir dilde konuşmasıdır diyebilirim. Kendisi de zaten baştan peşin peşin söylüyor. Benim söylediklerim sizlere bir tavsiye, uyarı ve nasihatten başka bir şey değildir diyor. Mesela şöyle bir cümlesi var ki hiçbir itiraza yer vermez: ''Eğer hayatınızı Allah'ın söylediği biçimde yaşarsanız Müslümansınız ve eğer hayatınızı kendi kafanıza göre veya Allah'tan başkasının gösterdiği biçimde yönlendirirseniz, o zaman Müslüman değilsiniz.'' Gördünüz değil mi? Bir Müslümanın Müslüman mı yoksa değil mi olduğunu bir cümlede tespit etme imkanını veren çok güzel bir cümle. Fakat Mevdudi'nin eserini okurken bir paragrafı devamından ayrı düşünerek değerlendirmemeliyiz ki böylelikle yanlış anlaşılmasın! İbadetler üzerine yaptığı tespitler de ayrı bir güzellik bence. Kuru kuruya namaz kılmak, oruç tutmak ve hacca gitmenin Müslümanlara hiçbir faydası olmayacağını hatta sadece bu ibadetleri yaparak Müslüman olunamayacağını belirtiyor. Bir kafir ile bir Müslüman arasında bir fark olmadıktan sonra ruhsuz bir imanla hiçbir yere varılamayacağını belirten yazarımız çok önemli konulara da değinmiş oluyor tabii. Gelin Müslüman Olalım kitabı bir çağrı niteliğindedir. Kendisini Müslüman sanan fakat esasında bir kafirin yaptıklarından başka bir şey yapmayan kişiliklere bir çağrıdır. Örneğin Peygamberimiz Hz. Muhammed'i peygamber olarak biliyorsun fakat onu takip etmede bir kafir kadar isteksizsin diyor. Mevdudi kimseye kızmıyor, gücenmiyor. Kimsenin de kendisine kızmasını istemiyor. Kendisinin de belirttiği gibi mümin kardeşlerini gaflet uykularından uyandırmak istiyor. Tek doğru yolun Allah ve Peygamberinin yolu olduğunu defalarca söylemekten çekinmiyor. Sunduğu ayet ve hadislerle her türlü kafa karışıklığına çözümler sunuyor. O kendisini de halktan biri olarak görüyor ve onların kolay anlaması için de Allah'ın kelâmını en sade şekliyle sunuyor. Kem küm sözlerden kaçınarak beyaz ve siyahın netliği gibi kesin olgularla hareket ediyor. Eh, böyle olunca da bu çağrıya kulak vermemek gerçek bir Müslümana yakışmaz. Her zaman her yerde bütün yaptıklarımızı gören Allah'a karşı kulluğumuzu hiçbir zaman unutmamalıyız. En nihayetinde yalnız O'na döndürüleceğiz. Ölüm haktır, hesap haktır...

Gelin Müslüman OlalımEbu'l A'lâ el-Mevdudi · Pınar Yayınları · 20201,422 okunma

·

17 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.