Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

·
Puan vermedi
·
Beğendi
CAHİT ÜLKÜ – SON HAZARYALI - KİTAP TANITIMI Cahit Ülkü’nün bu kitabı SARI SELİM ve PARGALI İBRAHİM’le karşılaştırılınca biraz daha kurgusal özellikler taşıyor. Bir roman olarak merkezde Arthur KOSTLER’in 13. KABİLE kitabının savundukları var. Kitaptan aklımda kalanlar birkaç madde halinde şöyle: Hıristiyan düşünce dünyasında Yahudilere karşı en acımasız olanlar KATOLİKLER. Bu Hıristiyan mezhebi sıklıkla Yahudilere karşı son derece acımasız davranmış. Yahudiler kendi tarihlerinde sıkça ve toplu olarak sürgün yaşıyorlar. İlk büyük sürgün Babil devletinde oluyor. Asurluların yenen Babil devleti bu sürgünü gerçekleştiriyor. MÖ 722 Daha sonra Avrupa kıtasına ve yakın Asya’ya dağılan Yahudiler neredeyse her yüzyılda bir kere yaşadıkları topraklardan çıkarılmışlar. Kalan Yahudi toplumu ardından Roma İmparatorluğu tarafında sürgün ediliyor. MS 135 Avrupa’da büyük sürgünler yaşıyorlar. İlk büyük Avrupa sürgünü İngiltere’den oluyor. 11. yüzyılda İngiltere’den çıkarılan Yahudiler Avrupa’da son kaldıkları yer olan İspanya’dan da 1492 yılından itibaren uzaklaştırılıyorlar. Kastilya kraliçesi İSABELLA ve Aragon kralı Ferdinand’ın evlenmesine aracı olan ve bir Yahudi olan Abraham SENOR, herhalde kendi soydaşlarının sonunu getireceğini öngörememiştir. Saraya yaptığı 30.000 altınlık bağış yeni yönetimin Yahudilere bakışını yumuşatmamıştır. Cahit Ülkü, Kostler’in temel tezi olan Hazar Devletinin Musevi oluşu üzerinden kurguluyor kendi roman gerçeğini. Bu teze göre Hazar Devleti ciddiye alınacak bir Musevi nüfusuna sahip. Yıkılan devletin kalıntılarının çoğu diğer toplumlar içinde eriyorlar. Dillerini ve inançlarını kaybediyorlar. Geride kalanlar Osmanlı Sarayına bilinçli olarak sızıyorlar. Çünkü o dönemde bir insanın inancı nedeniyle baskı görmediği tek devlet Osmanlı Devletlidir. Saraya sızdırılan kişi HÜRREM ‘dir. Hürrem’in kökeni hakkında anlatılanların ortak noktası Kırımlılar tarafından kaçırıldığı, ardından Pargalı İbrahim’e hediye edildiği ve Pargalı Tarafından Kanuni Süleyman’a hediye edildiğidir. Asıl adının ROXALANA veya ROZA olduğu konusunda bir tartışma yoktur. Ancak bir Rus papazının kızı olarak bilinir. Oysa o dönemde bütün Museviler kendilerini Hıristiyan olarak göstermektedir. Yani ROZA’nın gizli bir Musevi olması uzak bir olasılık değildir. Kitabın ikinci tezi ise SARI SELİM olarak bildiğimiz 2. Selim’in Kanuni’nin değil Hürrem’in Agustino’dan oğlu olduğudur. Gerçekten de dönemin resmi kaynakları da 2. Selim’in Süleyman’a hiç benzemediğini sıkça belirtirler. Burada bence Selim’in ASTRAHAN seferinin çok büyük bir önemi var. Bu seferin amacı İdil ve Volga nehirlerinin bir kanalla birleştirilmesi amacıdır. Tasarı büyük ve değerli olduğuna şüphe yoktur. Ancak SOKOLLU tarafından sabote edilmiştir. Burası araştırılmaya değer bir konu. Bize AYYAŞ SELİM olarak tanıtılan ama aslında öngörüsü güçlü olan Selim’in ikinci tasarısı SÜVEYŞ KANALI dır fakat bu da başarısız olmuştur. Sokollu’nun buradaki etkisi de büyüktür. Sonuçta Selim’in tek başarısı Kıbrıs’ın alınmasıdır. Sokollu’nun sarayda ne derece büyük bir güce sahip olduğunu da yine kitaptan öğreniyoruz. Padişah vasiyetinde Sokollu’nun bir şekilde öldürülmesini vasiyet etmiştir ve bu vasiyet yerine getirilmiştir. Sarı Selim’in hep yakınında duran Yasef NASSİ, Hürrem’in gücü, sarayda dönen oyunlar, Hazar Devleti ve bu devletin idarecilerinin Musevi inancına bağlı oluşları ve daha pek çok sıra dışı ayrıntı; kitabı sürükleyici bir metin yapıyor. Bu dönemde Avrupa’da Musevilere hiçbir hoşgörünün olmadığını, vaftiz olup din değiştirenlere MORRANO yani DOMUZ dendiğini de öğreniyoruz. Kanuni’nin genel işleyişe uymayıp sadrazam olan PİRİ MEHMET PAŞA’yı azledip yerine kölesi olan Pargalı’yı sadrazam yapması; o dönemde de ters karşılandığından, Pargalı birkaç günlüğüne Rumeli Beylerbeyi yapılması ardından sadrazam mührüne sahip olması, Pargalı’nın Süleyman’ın ayağını yıkadıktan sonra bu suyu içmesi ayrıntıları da sıra dışı ayrıntılardan. En çok aklımda kalan cümle ise: BAŞARMAK İSTEYEN KİŞİNİN ÖĞRENMESİ GEREKEN İLK DERS, BAŞARISIZLIĞA NASIL KATLANACAĞINI KEŞFETMEKTİR. İyi Okumalar Dilerim
Son Hazaryalı
Son HazaryalıCahit Ülkü · İnkılap Kitabevi · 200370 okunma
·
206 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.