Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

304 syf.
3/10 puan verdi
Vazgeçebilmek |1+/5| Eğer bir kitapçıya gitmişseniz, özellikle bu kitapçının logosunda kırmızı ve mavi renkler varsa bu kitabı elbet görmüşsünüzdür. Gerek çok satanlar rafında gerek de rafların arasındaki çeşitli stantlarda bu kitaptan onlarca, yüzlerce belki de binlerce görebilirsiniz. Peki neden bu kitabı bu kadar görüyoruz? Çok mu önemli? Çok mu kaliteli? Herkes almak istiyor da bulamıyor mu? “Yoo.” Hiç de öyle değil esasında. Neden bu kadar basıldığını ve her yere dağıtıldığını bilmiyorum. Sanırım dünyada en çok satan kişisel gelişim kitabı olduğu için. Peki bir kitabın çok satması onu kaliteli yapıyor mu? “Yoo.” Guy Finley isimli yazarımızın kaleme aldığı Vazgeçebilmek isimli bu eser bize vazgeçebilmeyi öğretmeyi amaçlıyor. Bizi kötü yapan şeylerden, kötü düşüncelerimizden, kitabın deyimiyle “Sahte Ben”den kurtarmanın yollarını göstermeyi amaçlıyor bize, sevgili bu kitap. İnternetteki çeşitli yorumlarda bu kitapla yolunu bulduğunu, bu kitabın ona çok iyi geldiğini söyleyen bir kitle var. Sanıyorum ki onlar, kendi kafalarında o dönemlerini atlatıp bu başarıyı kitaba atfetmişler gibi geldi çünkü bu kitap yol gösterici olmak konusunda pek başarılı değil. Her şeyden önce, kitabın sahip olduğu Türkçe sıkıntılı. Bu kadar baskısı yapılan, her yerde satılan ve her yerde reklamı çıkan bir kitabın türkçesinin daha iyi olmasını beklerdim. Bağlantısız cümleler, karışık cümleler, anlaşılmaz cümleler. Bazen, yazar daha karışık yazarsam daha kitap gibi olur düşüncesiyle cümlelerini karıştırmış, bu da çeviriyi zorlaştırmış muhtemelen ve zaten karışık olan cümleler daha da karışık olmuş. Bundan daha büyük sıkıntılar var ama. Mesela kitabın aynı şeyleri bir o açıdan bir bu açıdan anlatması. Şöyle açıklayayım. Mesela önce sizi üzen duygulardan vazgeçmeyi anlatıyor, sonra içinizdeki hüzünden vazgeçmeyi anlatıyor, sonra geçmiş acılardan vazgeçmeyi anlatıyor. Aslında üçünde de aynı şeyi anlatıyor ama anlatış tarzını değiştirdiği için okuyucu farklı bir şey okuyormuş gibi hissediyor. Bazı kısımlarda da buna hiç girmemiş, direkt olarak aynı şeyi anlatmış. Bütün kitap boyunca benzer cümlelere sürekli rast geliyorsunuz, sanki bir kitap olarak yazılması planlanılmamış da internette haftalık olarak yazılan yazılar derlenilmiş gibi. Ki bu çok mümkün değil çünkü kitap 90’larda çıkmış bir kitabın genişletilmiş baskısı. Neden sürekli kendini tekrar eden cümleler var ki? İçimizde dönüp duran kötü düşüncelerden vazgeçmeyi anlatan cümlelerin kitapta dönüp durması mı? Birbirine fazlasıyla yakın konular, benzer cümleler anlatılıyor. Bunları fark etmemeniz için araya hikayeler atılıyor. Hikayeler “meh,” denilecek seviyede. 2007 yılında Facebook’ta bir fotoğrafın yarısına çekilmiş siyah şerit üstüne yazılmış beyaz harflerle hazırlanmış gönderilerin kalitesinde. Hatırladınız mı o fotoğrafları? O zor zamanları. İşte bu kitap onlardan vazgeçmeyi anlatmak istiyor ama anlatabildiği tek şey “Bu kitabı okumaktan nasıl vazgeçmeyebilirsin?” Çünkü vazgeçmek istiyorsunuz ama kitap, size komik olduğunu iddia ettiği bir videoyu izleten bir arkadaş gibi “Abi bak burası komik şimdi, abi bak geliyor iyi izle,” deyip duruyor. Video komik mi? Hiç de değil. Bu kitabın psikoloji kitabı olarak anılmasını istemiyorum. Ha bana mı kaldı? Hayır ama kitap satıcılarına ricamdır lütfen psikoloji rafına koymayın şu kitabı. Kişisel gelişim işte, çok zorlamaya gerek yok. Muhtemelen bana ön yargılı diye sesleneceksiniz ama kitabı kimin yayınladığına baktığınızda %80 ihtimalle aklınızdaki negatif düşüncenin galip geleceği bir mücadeleye giriyor zihniniz. Günün sonunda, bu kitap alınır mı? Hayır. Bir şey öğretemiyor, öğretmeye değer bir dersi varsa bunu yapamıyor, lafı çok uzatıyor, dolandırıyor, gezdiriyor, yangın musluğu kenarında tuvaletini yapması için bekliyor, diğer laflarla havlamasına müsaade ettiriyor, toprağı kazdırıyor ve ancak ondan sonra sizin yanınıza gelip söyleyeceğini söylüyor lâkin tüm olanlardan sonra anlıyorsunuz ki sizin yanınıza söylemek için geldiği o laf da, sizin aradığınız o laf değilmiş! Ben neden üst paragrafı bu kadar uzattım? Belki benim içimde de bir Guy Finley yatmaktadır? Hemen yarın bir salonda sahne alıp kişisel gelişim uzmanı olmalıyım. Zor bir şey değil. İnsanlara “Vazgeçin,” diyorsunuz ve size karşı kendilerine paralarından vazgeçip sahneye para atıyorlar. Size de şemsiyeyi ters tutmak kalıyor. Vazgeçmemiz gereken şeylerden vazgeçmemiz dileğiyle. Kendinize iyi bakın.
Vazgeçebilmek
VazgeçebilmekGuy Finley · Destek Yayınları · 20203,965 okunma
··
261 görüntüleme
Ayşenur Zırhoğlu Çatal okurunun profil resmi
Müthiş bir anlatim olmuş sadece beğenip geçmek istemedim👌🏻
Future okurunun profil resmi
Sadece ben böyle düşünüyorum sanmıştım.
Tijen Zeybek okurunun profil resmi
Nasıl güzel yorumlamışsınız.Şuan okumaya çalışıyorum bu kitabı ama cümleler o kadar gereksiz yere uzatılmış,o kadar anlaşılması zor ki bırakmamak için uğraşıyorum.Çok satanlara güvenmekten vazgeçmek üzereyim.
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.