Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
kitapta bu tür teşkilatların büyük devletler için bir gereklilik olduğundan bahsediliyor. türk devleti açısından ise devletin teşkilatı değil, teşkilatın devleti doğurduğundan söz ediliyor. nitekim türk toplumu tarihte hep devlet kurma geleneğine ve kültürüne sahip olmuş. bunun bir sonucu olarak da içinden birkaç bin yıllık bu tür bir teşkilat çıkarmış olması muhtemel. tarihimizdeki içeriği gizli bu 'kurucu teşkilatımız' çok sayıda farklı isimle de anılmış. börü budun, teşkilat, aksakallılar meclisi ve sair... kitaba bu ismi vermesinin nedeni ise sanırım bilinen en eski isimlerden olması. diğer yandan devletin içinde kurucu olmayan farklı örgütlenmeler de oluşmuş. bunları asıl teşkilattan ayrı tutmak gerektiğini söylüyor. teşkilat genel olarak hükümetlerin de (ve bence padişahların da) üzerinde bir yapıda olup devletle ilgili hayati durumlarda çeşitli yönlendirmeler yapmış, kararlar alıp uygulamış. bu anlamda devletler üstü bir yapıda olduğunu söylemek gerekir. yazar "atatürk meselesi"ni de güzel bir noktaya oturtmuş. atatürk'ün ve dönemin padişahlarının aslında teşkilat tarafından yönlendirildiğini ve görevlendirildiğini söylüyor. özellikle selman kayabaşı'nın ve oktan keleş'in kitaplarında da buna benzer bilgiler vardı. dahası fatih sultan mehmet ve 2. abdülhamid gibi birkaçı hariç birçok padişahın dahi böyle bir teşkilattan haberdar olmadığı söyleniyordu. kitap birkaç bin yıllık türk devlet geleneğini ve teşkilatın neden olması gerektiğini ortaya koymayı amaçlamış ve bunu genel olarak başarmış diyebilirim. sonuç olarak türk devletini gerçek anlamda tanımak isteyenler için oldukça faydalı bir eser.
Börü Budun
Börü BudunAtilla Akar · Profil Yayıncılık · 201553 okunma
141 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.