Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

352 syf.
6/10 puan verdi
Giriş cümlesine bildiğim tüm ‘aşk dolu’ sıfatları sıralamıştım ama sonra ‘zülal, sakin ol dostum,’ dedim ve bu girişi yazdım. Bu kitabı uzun zamandır okumak istiyordum çünkü konusunu Olimpos yayınları’nın baskısından okumuştum ve çok hoşuma gitmişti. Sonra Pegasus’un baskısını görünce ağzımdan sular aktı ve neyse ki hemen alabildim. Açıkçası kitabın tanıtım bülteninde yazan şeylerin, yani bence bir bakıma eğlenceli varsaydığımız şeylerin beklentisini yaşattığını düşünmüyorum. Yani kitap eğlenceli olmaktan bence çoooook uzaktı. Ben arka kısmı okuduğumda, gerçekten aşırı komik e-mailler ve tatlı bir aşk hikayesi okuyacağımı sanmıştım ama pek sandığım gibi olmadı. Hatta hiç olmadı. Ama ben yine de sevdim. Ama kesinlikle herkesin seveceği bir kitap değil. Lincoln adında sessiz mi sessiz, tatlı mı tatlı bir erkeğimiz var. Bu bir gazete şirketine internet görevlisi olarak giriyor ama görevi hacker’larla savaşmak değil, şirket içi iş dışında birbirleriyle mailleşenlere uyarı göndermek falan. Lincoln ise insanların maillerini okuduğunda kendini kötü hissettiği ve gece çalışmasından ötürü hayat düzeni mahvolduğu için bu işi yapmak istemiyor. Ama bir gün Beth ve Jennifer’ın mailini görüyor ve onlara uyarı atması gerekmesine rağmen o, atmıyor. Hiçbir zaman da atmamaya karar veriyor. Bu durumda okumasına gerek yok, okumayı bırakmalı ama bir türlü bırakamıyor çünkü mailleri çok komik ve zekice. Ve Lincoln mailleri okumaya devam ettikçe, Beth’e aşık olmaya başlıyor. Yüzünü bile görmeden, sadece gönderdiği maillerle ona aşık oluyor. Ancak onunla bu saatten sonra nasıl tanışabilir ki? Bir an o tanışma hiç gerçekleşmeyecek diye gerçekten öyle bir korktum ki… çünkü 300 sayfa boyunca Lincoln sadece mail okudu. Asla Beth’le karşı karşıya gelmediler ve bu biraz sinir bozucuydu. Kitap 350 sayfa… Ama ben Rowell’ın kitabı biraz uzattığını düşünüyorum. Kitap o kadar durağan ilerliyordu ki, sıkılıp ileri saracak olsanız kitap biter çünkü her yer aynı durağanlıkta. Ben okurken sıkılmadım, çünkü güzel yazıldığı sürece durağan şeylerde okumayı severim (özellikle de anlatıcıyı sevmişsem, Lincoln ) ama objektif bakacak olursam bu kadar durağanlık bence gereksiz. Ayrıca kitabın sonunun yine saçma olduğunu düşünüyorum. Saçma doğru kelime mi emin değilim ama o kadar sayfa boyunca birbirlerini sadece iş yerinde görüp son 40 sayfada falan öpüşüp koklaşmaları bana pek ‘mantıklı? gerçekçi?’ gelmedi. Ya daha erken böyle bir son yazmak için girişim de bulanacaktı ya da sonunu böyle bitirmeyecekti. Birde gerizekalı Sam ve Lincoln’un annesi olmasa her şey daha iyi olurdu. O kadar gıcıklardı ki! Bazen keşke Lincoln Sam’le evlense de annesi ve o birbirlerini yeseler, Lincoln de özgürlüğüne kavuşsa diye geçirdim içimden. Her neyse. Eğer Sabit Hat’ı sevdiyseniz yüksek ihtimalle bu kitabı da seversiniz ama onu sevmediyseniz bence bunu hiç sevmezseniz. Bu yüzden almadan önce yukarı da yazdığım olumsuzlukları göz önünde bulundurun. Dipnot: #açıkuçlukötüsonlarahayır Dipnot 2: Canım aşkım Rowell, Wayward Son’ın ‘son’ olmasını ASLA istemiyorum ama lütfen, lütfen son olacaksa açık uçlu yazma. Yalvarıyorum. Artık bünyem kaldırmaz çünkü. Bize bunu yapma. Mesela benim harika bir fikrim var. ONLARI EVLENDİR!
İlişkiler
İlişkilerRainbow Rowell · Pegasus Yayınları · 2019132 okunma
·
134 görüntüleme
Esin Elif okurunun profil resmi
Açık uçlu kötü son muuuu?
summer okurunun profil resmi
kötü son mutsuz son değil kötü son berbat olan cinsten hdjfhsjhfjs
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.