Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

176 syf.
9/10 puan verdi
·
12 günde okudu
HER ŞEY ÇOCUKLUKTAN GELİR , FİLOZOFLUK DAHİL ..
Yazarın okuduğum ilk kitabı. En çok okunan bilinen kitabı
Yüreğinin Götürdüğü Yere Git
Yüreğinin Götürdüğü Yere Git
, duymayan yoktur neredeyse , etkileyici bir kitap ismi fakat yazarın cümleleri ve anlatım tarzı o kadar yüreğe dokunuyor ki ne yazmış olsa merak edilip okunabilecek birisi. Bu kitaba gelirsek , kısa denemeler diyebiliriz bir bakıma fakat kitabın temel meselesi çocukluk.. Susanna hanım kendi yalnız , hüzünlü , dertli , düşünceli , yürekli , şaşkın , garip çocukluğunu anlatmış. Bunu da bütün insanlığın halleriyle , inançlarıyla , duygularıyla , dünyayla harmanlamış. İnancın ve inançsızlığın anlatıldığı bir kitap. İnanmanın kenarında dolaşmak da inanca dahil değil mi sizce de ? Her inanç problemi aynı zamanda bir sevgi problemi değil mi ? İnanmak ve sevmek neredeyse tek yumurta ikizleri kadar benzer değil mi ? İnanmadığınız bir şeyi sever misiniz , sevmediğiniz bir şeye inanır mısınız ? "Bir kız çocuğu ! " başlığıyla giriş yapıyor ilk yazı , şöyle diyor , "İçimdeki kaplanı paçavradan yapılmış bir kediye dönüştürmeye çabalıyordum." Çocukluğumuzdan itibaren pek çoğumuza yapılan yanlışlara değiniyor genellikle , yanlış yetiştirilme , ilgisizlik , bilinçsizlik , kilisenin yanlışları - bizde cami ve hocalar diyebiliriz- ve daha birçok mesele.. Anneannesini anlatıyor bir yerde , "Kültürlüydü , huzursuzdu , doğmuş olduğu dönem ve çevre yüzünden üstün zekasını kullanamamış olmanın pişmanlığını taşırdı." Yalnız bir çocukluk , yalnız bir insan hep. Düşünen Bir Yürek , kitap ismi hiç boşuna değil. "Kısa sürede hayatımın büyük bölümünü belirleyecek olan duygunun yalnızlık olduğunu anlamıştım." Anlam ve anlamsızlık arasında gidip gelen bir hayat. Yüzleşen bir kadın , neredeyse bütün büyük yazarlar gibi yüzleşmenin önemini kavrıyor. "Anlamsızlığı kutlamadan önce kendimize , hiç anlamı aramaya başladık mı , diye sorma cesaretini gösterebildik mi ?" Düşünüyor , sorguluyor , arıyor.. "Hayatı yaratan biri vardı , elbette ; ama yalvarmalara kulak asmayan , sadece yok etmeyi bilen bir başkası da mı vardı yoksa? Yoksa aynı gücün iki ayrı çehresi miydi bunlar?" Şu alıntı da kurban bayramına özel olsun , soru işaretleri ortada dursun , cevaplar ise herkes için kendini bağlar elbette. "Bize söylenene inanmalıydık , soru sormamalıydık. Peki ama bir babadan biricik oğlunu boğazlamasını isteyen bir Tanrı'ya nasıl inanabilirdim ? İbrahim peygamberin bıçağının keskin demiri zihnimin bütün karanlık köşelerinde tedirgin edici biçimde parlar olmuştu." Ve şunu da söylüyor ilerleyen sayfalarda , "Aslında her şeyin bir anlamının olduğunu idrak edebilmek için belli bir yaşa gelmek ve ilahi takdir düşüncesini kabul etmiş olmak gerekiyor." Hristiyanlıktaki yanlış uygulamaları eleştiriyor , biz bunu İslam toplumlarına da uyarlayabiliriz pekala , "Son yıllarda farklı kişilerle konuştukça pek çok kişinin , Hristiyanlık yolundaki inanç yürüyüşünü reddetmelerinin başlıca nedenini çocukluk ve ergenlik yıllarında yaşadıkları kötü deneyimlere dayandırdıklarını fark ettim. Gericilik , boş şekilcilik , bedensel neşenin duygularını görmezden gelmeye ve küçümsemeye yönelik ahlakçılık deneyimleri bunların arasındaydı. Küçümseme ve dışlanma deneyimleri de vardı." Hayat bir bakıma da çelişki demek , ya da zıtların birlikteliği. Bunu da bence en iyi anlatan adam Dostoyevski. Şu cümle de adeta bir Dostoyevski cümlesi gibi , "Henüz genç olduğumdan , ışığın aktığı yere genellikle karanlığın da indiğini bilmiyordum." Yine karışık bir zihinden , zor bir hayattan bir alıntı , "Olaylara ve zamanın ruhuna kapılınca en bilge yanımdan sarsıcı biçimde uzaklaştım. Sanki öyle bir yanım hiç olmamıştı. Kendimin celladı olmuştum , yıkımın tüm basamaklarını birbiri ardına inmiştim. İçimde sonsuzluğa aşık o küçük kızın yankısı bile kalmamıştı. Yüreğimde nefret , yaralanmadan yaralama arzusu vardı ve hayata kesinlikle uygun olmadığım bilinci her sene daha da güçleniyordu." Yazarın üslubunu ve varloluş-hakikat hakkında kafa yormasını , anlatımını çok sevdim. Bu kitabı ve yazarın eserlerini okumayı öneriyorum. Biraz uzattım , son bir alıntıyla bitireyim , kitabın bir bakıma özeti niteliğinde. "Gözlerimizi yukarı çevirirsek Tanrı'nın bize varlığını zorla kabul ettirmeye çalışmadığını , onu bir ilişki olasılığı olarak sunduğunu keşfederiz."
Düşünen Bir Yürek
Düşünen Bir YürekSusanna Tamaro · Can Yayınları · 2016197 okunma
··
197 görüntüleme
Liliyar okurunun profil resmi
Aslında genellikle bakıyorum incelemelere ama bunu görmemişim. Alıntılara bakılırsa yazarın çok hoş bir anlatımı var. Yakın zamanda okumayı düşündüğüm bir yazar değildi ama fikrim değişti. :) Kalemine sağlık.:))
Osman Y. okurunun profil resmi
Teşekkürler okuyalım okutalım hörmetler :)
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.