"Serttiler.
Ölebilecek adamların bütün duygusal yükünü taşırlardı. Elem, dehşet, sevgi, özlem - soyut şeylerdi bunlar, fakat soyut şeylerin de somut bir ağırlığı vardı. Utanç verici anılar taşırlardı. Zor zaptedilen korkaklıklarının ortak sırrını taşırlardı, kaçma veya donup kalma ya da gizlenme içgüdüsü ve pek çok açıdan yüklerin en ağırıydı bu, çünkü hiçbir zaman sırtından indiremezdin, mükemmel bir denge ve duruş gerektirirdi. Onurlarını taşırlardı. Bir askerin en büyük utancını taşırlardı, yüz kızarıklığını. Öldürür ve ölülerdi. Çünkü bunu yapmasalar utanırlardı. Savaşta bu yüzden vardılardı zaten, olumlu hiçbir şey yoktu, ne düş, ne görkem, ne de onur; onursuzluğun yüz kızarıklığı olmasın yeter ki. Utançtan ölmemek için ölürlerdi."