Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

464 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap baştan sona seri katillerle ve cinayetlerle dolu. Bir karakterden diğerine geçiyor, günümüz ve bir yıl öncesine gidip geliyor. Kitapta o kadar olay var ki inanın takip etmekte zorlandım. Birden fazla olay örgüsü var kitapta. Kayıp kız, bir yıl önceki avcı, şüpheli bir şekilde binadan düşüp ölen gazeteci, on dokuz yıl önce işlenen vahşi bir cinayet, öldürdüğü kişilerin kimliklerini çalıp onların hayatını yaşayan biri ( başrollerinde Angelina Jolie'nin oynadığı Hayatın Benim filminde olduğu gibi), altı sene önce öldürülen genç kızın bulunan pateni, hastanede komada yatan seri katil, Clemente ve Marcus isminde gizemli iki adam ama bunlar polis mi, intikamcı mı, yoksa dedektif mi belli değil? Sorular, olaylar, kanlı ritüeller, gizemli mektuplar, cinayetler. Ana karakterlerden biri olan Marcus çok zeki. Katilin zihinsel sürecini anlamak istiyorsa tam anlamıyla katilin şartlarını oluşturmak zorunda olduğunu biliyor. Basit bir tahminden öte her şeyi doğrulayacak bir teorisi var. Etrafa çok detaylı bakıyor, inceliyor, kurbanın yerine kendini koyuyor. Tüm bunlar ilk 100 sayfada gerçekleşiyor. Sonrasında bu kitapta kaç seri katil var, yazar bunların sonunu nasıl bağlayacak diye düşünürken buluyorsunuz kendinizi. Gizemin kilidini açacak anahtarı bulma umuduyla daha hızlı çeviriyorsunuz sayfaları. Adeta bir labirentin içine girerek her dönemeçte ayrı bir katil ve cinayetle karşılaşıyorsunuz. Ama sonrasında düğümler çözülüyor, perdeler açılıyor, sis ortadan kalkıyor ve her şeyi net görmeye başlıyorsunuz. Kötülüğün etrafa ektiği tohumları anlıyor, ölülerin sessiz seslerini dinlemeye başlıyorsunuz. Sonra yazara brova diyor, yürekten alkışlıyorsunuz.
Ruhlar Mahkemesi
Ruhlar MahkemesiDonato Carrisi · Pegasus Yayınevi · 2019101 okunma
·
156 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.