Belli bir dönem de yaşananların öğrenilmesinin en doğru yolu, o dönemi yaşamış bir insanın anılarını yazması veya direk olarak anlatmasıyla mümkündür. Ya da yine o dönemi bire bir yaşamış olan bir yazarın gerçek olaylardan kurgulayarak yazdığı roman türü kitaplarla mümkün olur. Bu yüzden bu tür kitapları okumayı daha çok seviyorum.
Bu kitap da yukarıda tarif ettiğim ikinci türün en güzel örneklerinden biri. Yazar Hans Fallada, Nazi Almanya'sının bütün dönemlerini Berlin'de yaşamış birisi. Bu yüzden o dönem de yaşananların direk içinde olduğundan dolayı, olayları öğrenmenin en güzel yolu onun kitaplarını okumak olsa sanırım.
Yazar bu kitabında, 1940-1944 yıllarının Berlin'ine götürüyor bizi. Bu dönemde Berlin'de yaşayan bir grup insanın başından geçen olayları anlatıyor. Olayların Gestapo tutanaklarından kurgulanarak yazıldığını kitabın önsözünden okuyoruz. Bir grup insan derken de, toplumun her kesiminden meydana getirilen insanlardan bahsediyorum.
Kitapta, tek oğullarının cepheden ölüm haberinin gelmesiyle hayatları değişen yaşlı bir çift ve onların çevresinde yaşanan dramatik olaylar bizlere aktarılıyor. O dönemdeki Berlin'de yaşayan insan profilleri tanıtılıyor. Halkın büyük kesiminin yaşadığı baskı,korku,zulüm, güvensizlik, yokluk ve ahlaki çöküntü büyük başarıyla okuyucuya veriliyor. Bütün bunlar da müthiş bir akıcılık,sürükleyicilik ve gerçeklik içerisinde sunuluyor.
Kitabı okuduğumuz da Hitler'den sadece dış ülke insanları veya Yahudiler değil, mantıklı düşünen tüm Alman vatandaşlarının da büyük zarar gördüğünü tüm açıklığıyla öğreniyoruz. Böylece diktatörlerin en büyük zararları kendi vatandaşlarına verdikleri de bir kez daha tescillenmiş oluyor.
Burada, birkaç cümleyle de yazar Hans Fallada'dan bahsetmek istiyorum. Yukarıda da yazdığım gibi yazar, Nazi Almanya'sı döneminde ve öncesinde Berlin'de yaşayan biri olarak bu dönemi en iyi anlatabilecek kişilerden biridir. Genelde tüm kitapları da bu yöndedir. O yüzden sadece bu kitabını değil diğer kitaplarını da okumakla dönem hakkında çok ayrıntılı bilgi sahibi olunacağını düşünüyorum.
Çok büyük beğeniyle okuduğum ve Nazi Almanya'sının bir dönemine ışık tutan bu muhteşem kitabın başta konuya ilgi duyanlar olmak üzere herkes tarafından okunmasını tavsiye ederim.