Gönderi

149 syf.
10/10 puan verdi
·
6 saatte okudu
Beşinci Çocuk hakikaten ürkütücü bir kitap. Oldukça sade, rahat okunan ve karakterlerini cam gibi berrak ve net gösteren bir metin bu. Mutluluk, neşe, kahkahalar ve yaşam enerjisiyle dolu hikâyesi yavaş yavaş bir kâbusa dönüşürken kitabın sonunda artık gerçek bir korku kitabı okuduğumuzdan emin oluyoruz. David ve Harriet'in bütün klişelere inat çocuk dolu bir aile olma arzusu ve kararlılığı 5.çocuk Ben'le beraber gerçek bir korku hikâyesine dönüşüyor. Ailesinde normal olmayan çocuklarla büyüyen herkes için Ben zorlama gelmeyecek bir karakter belki, ama zaman geçip Ben büyüdükçe bir çıbandan kangren hâlini almış bir ura dönüştüğünü görüyoruz Ben'in. Böylece her güzel, olumlu değerin taşıyıcısı aile bir boşluğa, çukur olmaya doğru değişim geçiriyor. Doris Lessing anne Harriet karakteriyle hakikaten çok etkileyici bir karakter çalışması koyuyor önümüze. Ben'e bakarken "insanlığın sahneye çıkmasından binlerce, binlerce yıl önce kendi zirvesine ulaşmış bir ırka baktığını" hisseden Harriet, "buz devri yeryüzünü kazıyarak geçerken Ben'in halkı yer altındaki mağaralarında oturup karanlık yer altı ırmaklarının balıklarını mı yakalıyordu?" diye düşünüyor Ben için: çünkü Ben aynen o etkileyici Norveç filmi Sınır'da olduğu gibi bizlerden olmayan, ama artık bizim değerlerimizle var olmayan ya da bunu yapmayı reddeden ya da bunu düşünmeyen veya ihtiyacı olmayan bir insanı, bir canlıyı anlatıyor: Harriet; başka bir düzleme, dünyaya ve ırka ait bir çocuğu dünyaya getirmiş olmanın bedelini sahip olduğu herkesi ve her şeyi kaybederek ve istese de yok edemediği o fiziksel bağ sebebiyle ve bu yüzden de, ödüyor. Yumuşak ve sıcak bir atmosferle başlayan ve insan sesiyle ve aile ilişkilerinin sıcaklığı ve kalabalığıyla başlayan kitap Harriet ve Ben'in çok ön plâna çıktığı ve bence kitabın hem tadını hem de derinliğini hiç beklenmedik derecede artıran son altmış yetmiş sayfada iyiden iyiye etkileyici bir atmosfer kuruyor. Kendi adıma hakikaten elimden bırakamadan okudum. Beşinci Çocuk, çok etkileyici bir "aile", anne ve evlat öyküsü. Bir yaratık öyküsü. Bir canavar hikâyesi. Ancak Doris Lessing'in yaşam öyküsünü okuduğumuzda bu canavarın annenin kendisi olduğunu görüyoruz. 1940lı yıllarda kocasını ve iki çocuğunu terkederek Londra'ya taşınan yazar (Rodezya yani şimdiki Zimbabwe'de yaşıyor o zamana dek) kendini tamamen Komünist harekete ve yazmaya adamak istiyor. Lessing'in geride bıraktığı çocuklardan birisi de Ben'e benziyor, aynı şekilde, hasta çünkü. Böylece yazar kitapta Harriet karakterinin Ben uğruna kendi ailesini ve diğer dört çocuğunu ve akrabalarını kaybedişini anlatarak bir anlamda, belki de, günah çıkarmış oluyor. Edebiyat seven herkese bu ürkütücü, bu çok güzel, üzücü kitabı öneriyorum.
Beşinci Çocuk
Beşinci ÇocukDoris Lessing · Afa Yayınları · 1988489 okunma
·
52 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.