Murakami'nin hayatından kesitler içeren anlatı türünde yazdığı metinlerden derlediği bu eser boş zaman değerlendirmeye yönelik tipik bir şezlong kitabı. "Şahsım" bir gün bir yazar olabilir miyim bilemiyorum ama sportif anlamda içimde bir şeyler kıpırdadığını itiraf edebilirim. Hatta okumaya başladığım ilk günün sabahına 7.25 km koşarak kitaptan aldığım gazı asfalta döktüm. Aslında bir doğa yürüyüşçüsü ve bisikletçiyim. Ayda en az iki kez her biri 15 km.'den az olmamak koşuluyla ve sırt çantalı doğa yürüyüşü yapar; haftada en az bir kez 30 km.'den az olmamak mutlaka pedal çeviririm. Şehir içi için aldığım bir katlanır bisikletim, arazide ve orta mesafe turlarda kullandığım dağ bisikletinden türetilmiş hibrit bir bisikletim ve çalıştığım işyerine ait olmakla beraber sadece bana hizmet eden bir şehir bisikletim var. (İnstagram'da " cevat_md " olarak eklerseniz takipleşiriz) Kısacası kitaptan aldığım gazla 7.25 km'yi koşmak benim için zor olmadı ki üzerine bir de ertesi gün 15 km doğa yürüyüşü yaptım. Bu bahsettiklerimin ışığında kitaba dönersek, Murakami'nin performansına elbette yaklaşamam çok çok zor ama kendi çapımda yaşımın da müsaade ettiği sınırları zorlamadan vücudumu diri tutmaya çalışıyorum. Zaten kitabın da ana fikri bence bunun üzerine kurulmuş. Koşarken düşüncelerinin berraklaştığından, kitaplarını yazarken bir çok fikrin o sıralarda aklına geldiğinden bahsetmiş ki yaptığı sporlar bireysel ve düşüncelerini yoğunlaştırmak için ihtiyacı olan yalnızlık ihtiyacını bu sayede sağlıyor. Yaptığım uzun yürüyüşlerde düşüncelerimi yoğunlaştırarak kendi içime dönmek, özeleştirilerimi ve kafama takılan konuların muhakemesini yapmak için benim de çok kullandığım bir yöntemdir. Sportif anlamda yapmaya çalıştıklarımın ilerde bir şeyler yazmama faydası olup olmayacağını ise zaman gösterecek. Bol kitaplı günler diliyorum.

Koşmasaydım YazamazdımHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20182,831 okunma

·

13 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Cevat Bayhan