Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kendi kendine terapi, 6 aylık uygulama programı aslında. Kişisel gelişim kitaplarını seviyorum, motivasyonumu artırıyor. Çok satan kitaplar arasında, 12.baskısını okudum. Kitaptan alıntılara yer vereceğim: -Zihin, bastırılmış duyguları yönetemez. Çünkü duygular bastırıldıkça güçlenir. -Psikolojik problemlerin en büyüğü duyguları yönetememektir. -Bastırılmış duygular, yıllar sonra güçlenir. Kişi artık daha fazla bastıramadığı duyguları yönetemez hale geldiğinde, bedenini de yönetemez hale gelir. -Çocukluk yıllarından itibaren yaşanılan her his, duygu dünyasında bir birikinti halinde toplanır... Bu his birikintisine bilinçaltı diyoruz. -Oyalanarak duyguları bastırmak çocukluk yıllarında öğrenilen, yetişkinlikte devam eden bir duyarsızlaşma aracıdır... Böylesi bireyler problemle yüzleşmek yerine yokmuş gibi davranarak kaçmayı... sorumluluk alarak problemi çözmek yerine, ötelemeyi, geciktirerek yok saymayı... duygularını özgürce yaşamak yerine, yüzeysel temaslarla geçiştirmeyi kişiliğinin bir parçası haline getirmek zorunda kalırlar. -Nasıl ki, bastırmak duyguların güçlenmesine neden oluyorsa, bırakmak da bastırılarak güçlenmiş duyguların normalleşmesini sağlar. -Bilinçaltındaki hisler normalde pasiftir. Ancak olumsuz bir oluştuğunda uyanır ve bireyin 'bedeninde' aktifleşirler. -Bireyin duyguları geçmişten bu yana ne kadar çok zarara uğramışsa o birey o kadar tepkisel ve savunucudur. -Öfke duygusunu yönetemeyen kişiler, genellikle kendisinde bir sorun olduğunu ve onarılmaya ihtiyacı olduğunu kabul etmez... -Duyguları yönetememek, iyi veya kötü insan olmaktan değil, çocukluk yıllarından bu yana biriken onlarca olumsuz hissin artık bireyin duygularını kontrol altında tutmasıyla ilgilidir... -Uzun süre depresif öfke yaşayan kişiler bir süre sonra bu duygu halinden haz almaya başlarlar. -Birey mutlu olmak isterken mutlu olmaya ait adımları atamaz. Eşi ile mutlu olmak istediği halde, eşinin yanlış davranışlarını tebessümle karşılayamaz. -Bunalan kişinin bunaltı hissi, her ne kadar soyut olsa da bunaltı sırasında yaşadığı duygu durumu gerçektir. -Yaklaşık 4 hafta sürecek yalıtım sürecinin en önemli özelliği, kişinin kendini insan ilişkilerinden yalıtmasıdır. -Birçok kişi acıyla şekillenmiş duygu dünyasının acıya yatkın yanını müzikle sürekli aynı düzeyde tutmaya gayret ettiğinin farkında değildir. -Köken hisler, geçmişte bir dönem yaşanan olaylar sırasında içimizde birikmiş hislerdir. -Zihin zarara uğramış duyguları yönetemez. Zihin, ancak bastırılmamış duyguları yönetebilir. -Öfke aktif, suçluluk pasif bir duygudur. -Olumsuz duyular hiçbir zaman kendiliğinden oluşmaz... insan ilişkileri sırasında edinilen hislerin sonucunda oluşur. -İçinizde oluşan duygulara izin verin, hiçbiri duygunuzu bastırmayın. -Çocukluk yıllarından itibaren tecrübe ettiğimiz bütün olumsuz hisler içimizde bir birikinti halinde varlığını sürdürür. -Gündelik yaşamda problemli bir durumla karşılaşıldığında bu kök hisler aktifleşir, kişiyi savunma davranışına zorlar. -Birey olumsuz bir olay yaşadığında, kendisine olumsuzluk yaşatan kişiyi yok etmeye, bastırmaya çalışmak yerine, içinde oluşan duyguya odaklanmalıdır. -Onarım sürecinde kişi sıklıkla iç sesleri duyabilir. Organizma onarım sırasından karşılaştığı güçlüğü aşmak yerine kolay olanı tercih eder. Ve kişiyi vazgeçirmeye çalışır. -Onarımın en temel prensibi kişinin 'hangi duygu olursa olsun kendini o duyguya bırakmaması'dır. -İçinize olumsuz duygu almayın... Yaşadığınız olumsuz olayları, olumsuz duygularla desteklemeyin... Kalbinizi her an gözden geçirin, olumsuz duyguları bırakmış kalbinizde yeniden olumsuz duygular birikmesine engel olun. Kaliteli yaşamaktan vazgeçmeyin...
Bırak ve Rahatla
Bırak ve RahatlaAdem Güneş · Timaş Yayınları · 20191,996 okunma
··
1.512 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.