Bir iki satırla kitabın anlatım tarzına değinip içeriğine geçmek istiyorum. Yazar-Margaret Cheney, her ne kadar biyografi tarzı bir roman ortaya koymuş olsa da anlatım dili sanki bir tarih kitabı ya da bir makale okuyormuşsunuz tadı veriyor. Derinlemesine araştırıldığı, bilgi sahibi insanlar ile konuşulduğu belli. Anlatım dili okurken bir yerden sonra sıksa da zaman geçtikçe yazarın anlatım tarzına hem alışıyor hem de onun neden böyle yazdığını algılamış oluyorsunuz. Yazar, bu dahinin hayatını olduğu gibi açıklamaya özen göstermiş, içine ne kurgu, ne entrika eklememiş. Okurların elde edecekleri bilgiyi doğru kaynaklardan doğru ölçüde almalarına özen göstermiş. Bunun için kendi adıma ona teşekkür ederim :) *Beni Zamanın Ötesindeki Deha`ya (eski ismi ile Anlaşılamamış Dahi) iten Einstein'ın Buzdolabı-Steve Silverman kitabıdır. Onu da öneririm. Kitabın içeriğine gelirsek; Tesla`nın dünyaya gelişi ile Zamanın Ötesindeki yolculuğumuza başlayıp, icatları, Edison ile çekişmeleri, mali durumları, aşk hayatı - ki yokmuş böyle bir hayatı (kendini insanlığa ve bilime adadığı için), Nobel ödülü hakkındaki dedikodular, sağlık durumları, delilik seviyesindeki dahilikleri, hayalleri, en iyi dostları (güvercinler ve Mark Twen) ve başka size önemli gelen konularda bilgile sahip olabilirsiniz. Bu kitap Tesla hakkında en donanımlı, doğruluğuna daha fazla inanacağımız çalışmadır. Tüm dünya ve insanlık için yaptığı çalışmalar göz önünde bulundurulursa, Tesla gelmiş geçmiş en büyük dahiymiş. Peki bu dahiden insanlık adına ne kadar yararlana bildik? "Görünmez Adam" kitabının son cümlesi böyleydi doğru hatırlıyorsam; "İnsanlar ve tarih bir dahiyi daha kendi elleri ile yoketmeyi başarmışlardı." Bu sözler tam anlamı ile Tesla için söylenmiş gibi. *X ışınları, *Radyo, *Radar, *Elektrik üzerinde yaptığı deneyler ve işler, *Kumandalar, *Kablosuz Elektrik (bazı ceplerinin ağırlığını daha çok düşünen "insancıklar" yüzünden tüm dünyanın mahrum kaldığı bir icat) ve şimdi aklımdan çıkmış daha neler neler.. "Düşleri ütopikti: İnsanlar açlıktan ve ölesiye çalışmaktan kurtulacaklardı, dünya çapında iletişim kolaylaşacaktı; ve sonuncu olarak da o diğer gezegenlerde de insanlara benzer yaşam formlarının varolduğuna inanıyordu. Marslılar'ın "istatistiki bir gerçeklik" olduğunu düşünüyordu." İnsanlık için yaptığı o kadar şey için aldığı tek elle tutulur ödül ironik şekilde Edison madalyasıyla sınırlı kalmıştır. Onun dünya için yaptığı işleri açıklayacak en güzel sözler: "Eğer sanayiden Tesla'nın icatlarını söküp çıkarsaydık" diye hatırlatıyordu meslektaşlarına, "çarklar dönmez olur, elektrikli trenler ve tramvaylar durur, şehirlerimiz karanlığa gömülür, atölyelerimiz işsiz kalırdı. Evet, çalışmaları endüstrinin kolu bacağı olmuştur... Adı elektrik biliminin gelişiminde bir çağa damgasını vurmuştur. Çalışmaları devrimler yaratmıştır..." Hayatı boyunca yalnız bırakılmanın, sefil bir hayat sürdüğü otel odasında (otelin parası bile başkaları tarafından ödeniyordu) öldüğünden iki gün sonra 87 yaşında ölü olarak bulunan, (tüm insanlık için onun çektikleri bir utanç kaynağı olmalı) ona yapılanlar hakkında düşünceleri: "Acılara bağışıklık kazandığım ruhsal bir huzura kavuşabildim ve hayatın karanlık yanlarından, dertlerden ve varoluşun kaygılarından dahi tatmin vesilesi bulabilecek bir doygunluğa ve mutluluğa ulaşabilmeyi başardım. Üne kavuştum ve bunların ötesinde bir servete sahibim ama buna karşın sayısını hatırlamadığım kadar çok ufku sınırlı yazar tarafından hayalperest olmakla suçlandım; başarısız, pratik olmayan bir adam olarak lanse edildim. İşte bunlar da dünyanın cahilliğinden ve ileri görüşlü olmamasından kaynaklanıyor..." Ne yazık ki, hep olduğu gibi ünlü bilim adamının yaptıkları ölümünden sonra gerçek anlamını kazanmıştır. Değerli Azerbaycan şairi Cabir Nevruz`un bir şiirinde dediği gibi: "Sağlığında heykel koyun ölmezlere... ------------ Sağlığında kıymet verin insanlara." Kitabı Tesla hakkında gerçek bilgi edinmek isteyen herkese öneririm. Sonda, kitabı okuduktan sonra Tesla hakkında bu belgeseli de izlemenizi tavsiye ederim- youtube.com/watch?v=xoCiy2h.... Kitabı okumuş kadar olacaksınız. Uzun yorum için affınıza sığınıyorum...