Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

392 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir Masal Sanki
"Bir zamanlar bin arzum vardı, ancak seni bilme arzumda, hepsi eridi gitti." Mevlana Celaeddin Rumi. Kitabın giriş kısmında Mevlana'nın sözünü görmek insanı bir mutlu ediyor. Bizim kültürümüzden bir şeyle başlıyor. Sanki bizden biri gibi. Hatta içerisinde "Tarık, Ömer, Halid" gibi isimleri görünce yazarı tekrar kontrol etme gereği duymadım desem yalan olur. Hatta bir an Müslümanları kötüleyen bir kitap olduğunu dahi düşündüm. İçiniz rahat olabilir asla öyle bir şey yok. Hatta kitaptan anladığım kadarıyla İslamiyetten önce bir zamanı kavrıyor ve kitap içinde biraz fantastiklik de yer almaktadır. Kitap hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse; bir halife var her gün bir genç kız ile evlenip günün ilk ışıkları ile evlendiği kızı öldürüyor. Ondan intikam almak isteyen bir kız evlenmek için gönüllü olur ve cani halifenin gönlünü bin bir oyun ile kandırır. Hatta büyük masalsı bir aşkın başlangıcını da yapmış olur diyebiliriz . Okurken kendimi 400 sayfalık bir kitap değil de bir masal okuyormuş gibi hissettim. Tüm her şeyi ile kendine çeken yeri gelip heyecan yaptıran, yeri gelip acıma duygusu ile "ah kıyamam ya" gibi şeyler dedirten bir kitaptı. Tadı damağımda kaldı resmen hatta biran önce kitabın ikincisini alıp okumak istiyorum diyebilirim. Ama en önemlisi kitabın bende bıraktığı duygular ve düşünceler. Bu duygu ve düşünceleri ruha işler bir vaziyette aktarabildiği için yazara teşekkür ediyorum. Ve sözü bende oluşturduğu şeyleri aktarmaya geçiyorum . Her insanın iyi ve kötü tarafları vardır. Mühim olan biz hangi tarafını ön plana çıkartabiliyoruz. Kendimize baktığımız zaman bile birçok kötü özellik görebiliriz aslında. Mükemmel ve iyi insanlar değiliz bize kimseyi katıksız eleştirme hakkı düşmez. Etrafımıza ne kadar iyilik veriyoruz, insanların iyi yönlerine ne kadar dokunabiliyoruz? Bir kenarda oturup sadece insanları eleştirmek bizi de kötü yapmaz mı? Boş konuşmak bizi iyi yapmaz evet belki kötü de yapmaz. Bu şu demek değil katiller, tecavüzcülerde falan da mı iyilik göreceğiz. Hayır tabi ki. Onları kötü yapan sebepleri görmek ve onları düzeltmek bizi iyi yapacak kısım olduğunu düşünüyorum. Belki de onları kötü yapan şeyler bizim yapmaktan çekindiğimiz iyiliklerimizdir? Dizilerimizin bir çoğunda cinayet, kadına şiddet, tecavüzler görmekteyiz. Bu kadar kötülüğü ön plana çıkarırken neden iyilikleri geri planda bırakıyoruz? İyi şeyler sadece masallarda mı kaldı? İnsanların içlerindeki kötüyü çıkarmak için uğraşırken onları kötü olmakla nasıl suçlayabiliriz ki? Kötülüklerin arka planını görmemezlikten gelip kötü olanları suçlamak sadece basite kaçmaktır. İnşAllah bir gün basite kaçmaktan kurtuluruz ve insanları iyiliklere yaklaştırıcı bir şeyler yapmaya başlayabiliriz. Şimdi düşünüyorsunuz "bu kadar söylemin kitapla alakası ne?"diye. Masallar her zaman insanlara bir konuda ders vermek için yazılmıştır. Ve bence bu masalsı hikaye günümüze ışık tutan bir ders içermektedir. İnsanlara iyilikler ile dokunduğunuz bir öğreti olması umuduyla Gazap&Şafak ile keyifli okumalar.
Gazap ve Şafak
Gazap ve ŞafakRenee Ahdieh · Pegasus Yayınları · 20171,236 okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.