Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

140 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Demir Özlü, varoluşçuluğun izlerinin Türk edebiyatında ilk kez Kemal Bilbaşar'ın Denizin Çağırışı kitabında görüldüğünü öne sürerek, kitabın bitiş tarihini de göz önüne alarak, (17.9.1941, Karantina-İZMİR)Sartre ve Camus'nün eserlerine atıfta bulunarak şöyle der:"Denizin Çağırışı 1943'te yayımlanmış, fakat roman 17 Eylül 1941'de İzmir'in Karantina semtinde bitmiş.Yabancı'nın yayımlanması 1942.Bilbaşar'ın bu romanı okuması olanaksız.Sartre'ın Varlık ve Hiçlik'i 1943'te yayımlanmış.Bilbaşar'ın 1950 Kuşağı'yla ortaya çıkan varolma, öz edinme, olumsuz da olsa tekil insan olma ( sürüden ayrılma) gibi temel yaklaşımı bizden on yıl önce." Borges'in Kaplanları/Demir Özlü/YKY Ahmet Oktay ise Bilbaşar'ın Denizin Çağırışı romanı için şu değerlendirmeyi yapar:"Doğrusunu söylemek gerekirse, öykü ve romanın daha çok yurt gerçeklerini, özellikle de köy ve kent yoksulluklarının sorunlarını anlattığı bir tarihte yazılan Denizin Çağırışı'yla Bilbaşar'ın 'farklı' bir kanal açar gibi olduğu söylenmelidir.'Psikolojik yabancılaşma'nın ilk örneğidir bu roman." Kitabın ana karakteri bir öğretmendir.Edebiyatımızda çizilen olumlu,ideal öğretmen profilinden uzaklaşarak anti-kahraman olarak çıkar karşımıza 25 yaşındaki öğretmen. Meslek yaşamının dört yılını küçük, muhafazakâr bir kasabada geçiren öğretmenimiz, yalıtılmış, içe dönük bir hayat yaşar.Boğulur, sıkılır.Olmak istediği kişi olabilmek için, İzmir'e gelir. Çelişkileriyle, aradığını bulamamasıyla adım adım trajik bir sona yaklaşır kahramanımız. Kemal Bilbaşar edebiyat dünyamızda üzülerek söyleyebilirim ki hak ettiği değeri görmeyen bir yazar.Benim Kemal Bilbaşar'dan okuduğum üçüncü kitap olan Denizin Çağırışı, barındırdığı ilkler için bile okunmalı.
Denizin Çağırışı
Denizin ÇağırışıKemal Bilbaşar · Can Yayınları · 2003368 okunma
·
64 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.