Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

316 syf.
·
Puan vermedi
Eğitim ile alakalı kitaplar ilgimi çeken bir türdür. Peyami Safa da romanlarını çok severek okuduğum bir yazardır. İkisi bu kitapta birleşince de uzun süredir okumak istiyordum. Peki uzun süreden beri okumayı düşündüğüm ve bitirdiğim bu kitabı tavsiye eder miyim? Bilmiyorum. Bir ara çok sıkılsam da (milliyetçilik/felsefe tarzı konulardi ve o kısımları da atladım zaten.) arka arkaya birkaç tane güzel metnin gelmesiyle tekrardan devam ettim. Ama Peyami Safa'yı romanları ile hatırlamaya devam edeceğim kesin. Yazarın romanlarını okumuş olanlara ve bu üsluba alışkın olanlara dilinin ağır geleceğini sanmıyorum. İçeriğine gelecek olursak en uzun bölümü eğitimle ilgili olan kısım, üniversite bölümü ise yirmi sayfadan daha az. Eğitim bölümünde sadece bu konudan değil milliyetçilik, ahlak, felsefe, spor, okuma gibi konulara dair yazılar da bulunuyor. Okullara ve okulda, üniversitede verilen eğitime dair yazıları okurken günümüzde yazılmış bir metni okuyormuş hissi veriyor desem abartmış olmam diye düşünüyorum. 1940-60 yılları arasında yazılan ve eleştirilen konular günümüzde de aynı şekliyle devam ediyor maalesef. Peyami Safa asıl eğitimin okuldan sonra başladığını söylüyor. Okulun yetersiz ve lüzumsuz bilgiler verdiğini, zekayı köstekleyen bir programa sahip olduğunu yazıyor. Öğretmen ve profesörlerden genç neslin ümit kesici olduğuna, üniversitede okuyan bir gencin düşüncelerini uzun ve toplu bir cümlede ifade etmekten aciz olduğuna dair şikayetler alıyor. Aradan seksen yıl gibi bir zaman geçmesine rağmen hâlâ aynı şikayetler dile getiriliyor. Tabi bunlar bir sonraki neslin önceki nesilden yakınmalarınin bir hayat gerçeği olduğunu da insanın aklına getiriyor. Bilgi ve kültür arasındaki ilişkiden bahsettiği kısımları da çok beğendim. Bilginin ham madde olarak alındığı onun işlenmesiyle kültürün ortaya çıkacağını söylüyor. Bu durum da zihinde bir işlemden geçmemiş salt bilginin kafanın içerisinde sadece malumat yığınına dönüştüğünü gösteriyor. Kültür kazanmanın yolu ise sadece kitap okumak değil, okuduğu üzerinde düşünmek ve metotlu bir tenkit ve tahlil süzgecinden geçirmektir. Okuma üzerine yazdığı yazılar da en sevdiğim denemeler oldu. Son olarak okumasam çok şey kaybetmezdim ama boşuna okumuşum dediğim bir kitap da degil. En azından içindeki çok beğendiğim on küsür denemenin hatırına bunu söyleyebilirim.
Eğitim - Gençlik - Üniversite
Eğitim - Gençlik - ÜniversitePeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 1999553 okunma
·
55 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.