Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

325 syf.
6/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Beş Milyar Yıllık Yalnızlık
Bilim kurgu kitaplarını özellikle Alfa Bilim'in yayınladığı kitapları okumayı çok severim. Bu yüzden bu kitabı tereddütsüz aldım ama beklentilerimi karşılamadı. Kitabı okurken çok sıkıldım ve bu nedenle okuma süremde uzadı. Neyse bu önemli değil. Adını görünce aklıma zaten ilk SETI-dünya dışı zeka arayışı-geldi ve zaten kitapta oralardan başladı. Ne zaman bu çalışmaların başladığı, kimlerin öncü olduğu, kimlerin katkı bulunduğu ile ilgili bilgiler vermiş yazar. Yalnız bu konudan kısa bahsetti ki zaten şimdi düşünüyorum da suç bulamıyorum. Ya biz kendi ülkemizi Amerika ile baz aldığımızda adamlar uzay ile ilgili neler yapıyorlar dememize rağmen okudukça ABD'nin bir sürü eksiğinin olduğunu ve insanlık olarak daha kat etmemiz gereken çok uzun bir yol olduğunu gördüm. Anladığım kadarıyla SETI için hükümetten gelen yeterli fon kesilince ''ötegezegenler'' çalışmalarının yanında SETI ikinci plana atıldı-yazara göre bu şekilde araştırılacaktı-. Ama ikinci plan demek hafif kalır. Çalışma, Ötegezegenleri (yıldızların çevresindeki potansiyel yaşanabilir gezegenler basitçe), güneş sistemimiz gibi yani güneş gibi bir yıldız etrafında bulmaya çalışarak bu gezegenleri tespit emek ve yaşanabilir olup olmadığını araştırmaktı. Ben ötegezegen araştırılmaya başlandıktan sonra SETI'ye bakıldığını hiç düşünmüyorum. İlgilenenler olmuştur ama bu kadar. Zaten kitapta böyle ortada kalan birçok bilim adamından bahsediyordu. Ötegezegen ararken yapılan ve yazılan makale yarışları, hükümetin bir destekleyip, tekrar desteğini çekmesi... Gerçekten zor bir iş. Demek istediğim yazar ötegezegen bulmakla SETI'nin nihayetinde aynı amaca yöneldiğini, hükümet ilk elden desteklemese de bu şekilde yürütülebileceğini dile getirmiş de yani bilemiyorum. Ötegezegenleri biz kendimiz için aramıyor muyuz? Atmosferi, yıldızı, suyu, taşı, toprağı bizimki gibi olsun yani yaşanabilir bir yer olsun istemiyor muyuz? Yaşanabilir olması orada bizim gibi insanların yaşayacağı anlamına gelmez ama gelebilir de. Halbuki SETI çok farklı. Amacı farklı. Yani benim SETI den anladığım bizden farklı ''akıllı yaşam arayışı''. Yani ben, kaç milyon ışık yılı uzakta bir dünya ve bu dünya da yaşayan bir insan topluluğu olarak düşünmüyorum. Kitaptakiler de öyle düşünmüyor tabi. Ama ‘olabilir’ bu ihtimali gözden kaçırmıyorum ama benim beklediğim bizden fiziksel, psikolojik her açıdan farklı olan ''varlıklar''. Bir de şunu belirtmek istiyorum diyelim ki dünyamız gibi yaşanabilir bir dünya bulduk. Bu orada başkalarının yaşadığı anlamına gelmez. Belki aradığımız varlıklar Venüs'ün atmosferi gibi bir ortamda veya Satürn'ün uydusu Encleadus gibi buzlu bir ortamda yaşamaya adapte olmuşlardır. Bu dediğim kitabın son bölümlerinden birinde Sagan ve Galileo ekibinin dünyayı dış taraftan -uzaydan-inceledikleri çalışmaya karşı söylediğim bir görüş. Yani bir uzaylı gibi düşünüp dünyayı araştırdılar. Evet, biyosferi ve küresel iletişim ağı ve buldukları bir sürü şeyle burada-dünyada- bir yaşam belirtisi var dediler, buldular ama belki SETI de bulacağımız varlıklar belki su içmiyordur, oksijene ihtiyaçları yoktur. O yüzden yaşanabilir dünya bulduk bunu SETI ile bağdaştıralım demek olmaz bence. Acaba ben mi yanlış anladım??? Yaşanabilir dünya bizim için ve o dünyada başka yaşayanlar için-belki-, ama SETI yaşayan başka varlıklar için olan bir araştırma değil mi???
Beş Milyar Yıllık Yalnızlık
Beş Milyar Yıllık YalnızlıkLee Billings · Alfa Yayıncılık · 201414 okunma
·
18 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.