Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

486 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Gerçek ruh, iktidar ruhuna karşı direniştir.
Yaklaşık yirmi yılda iğneyle kuyu kazar gibi yazılmış bir kitabı altı günde okuyup tüketmek ne kadar kolaysa da asıl zor olan böyle bir kitaba inceleme yazabilmek. Malum kitapstorun indirim reyonunda 39 liradan 7 liraya düştüğünü görünce yazarını hiç tanımadığım, içeriği hakkında hiç bir fikrimin olmadığı bu kitabı arka kapak yazısını dahi okumadan kalınlığına bakıp, "kitabın kötüsü olmaz" diyerek sepete atıvermişim. Kitabı ilk elime aldığım altı gün öncesinde, "bir kitap 39 liradan 7 liraya düşecek kadar kötü olabilir mi?" sorusunu sormuştum kendi kendime. Bugün kitap bittiğinde ne kadar yanıldığımı anladım. Arka kapak yazısında da bahsettiği gibi romanda, küçük bir Bulgar kasabasında büyüyen ve yaşadıkları dönemde birbirlerine duydukları nefret bir ömür boyu devam eden Konstantin ve Metodi'nin kişisel hikayeleri anlatılıyor. Roman bu iki karakterin yaşamı paralelinde Bulgaristan'ın Osmanlı'dan ayrılıp bağımsız bir devlet olurken geçirdiği siyasi değişimleri; Rus Devrimi'nin etkisiyle ülkede yaşanan sosyalist dönemi ve Glastnost İle birlikte başlayan yeni dönemi anlatırken aynı zamanda kişilerle beraber toplumda olan değişiklileri de gözler önüne seriyor. Sosyalist dönemde, yolunu egemen güç olan Bulgaristan Komünist Partisi çizgisinde yürüten, tercihini hep güçlüden yana kullanıp her istediğini elde eden ve hayatın hep cömert davrandığı Metodi'nin aksine, bu sistemin en güçlü muhalifi olup Anarşist ideoloji ile ömrünü hapislerde, takiplerle ve çilelerle geçiren Konstantin'in, birgün hesap sorma hırsıyla hayata tutunmaya çalışmasını nefes nefese okuyorsunuz. Tüm hikaye bu iki karakterin, yaşadıkları dönemi, insanlarla ilişkilerini ve aslında yaşamı sorgulamaları üzerinden ayrı ayrı konuşturularak kurgulanmış. Arada gerçek belgelerle ve yaşanılan dönemin ruhuna uygun bölümlerle zenginleştirilen metin bazen karmaşıklığa yol açsa da dikkatli okurlar için bunun bir problem olacağını düşünmüyorum. Konusu gereği biraz bilgi altyapısı da istiyor. Yazar oldukça fazla benzetme ve metaforlar kullanmış. Kelime oyunlarıyla göndermeler yapıyor ve bu da eğer dipnot yoksa okuru düşünmeye sevkediyor. Bulgaristan'ın sosyalizmle geçen yıllarını anlatırken sosyalist sistemin ve özellikle Stalin döneminin çok ağır bir eleştirisini yapıyor, yıllar geçtikçe yaşanan çürüme ve yozlaşmayı, Glastnost sonrası yeni döneme geçerken Bulgaristan Komünist Partisinin sosyalist ve demokratik bir şekle evrilmesini anlatıyor. Bu evrilme esnasında geçmiş dönemin kirli yapraklarını yoketme çabasını, devri sabık olmamak için oynanan oyunları ve hiçbir şey olmamış gibi yeni dönemde de aynı aktörlerin cebini doldurduğu ve işini yürüttüğü bir dönemi de tabii ki... Bu anlatımı zaman zaman tarihi alıntılarla zenginleştirerek o dönemlerde yaşatılmaya çalışılan Komünist ideolojinin yolundan çıkarak kendi diktatörlüğünü kurmasını ve aslolanın "Anarşist" felsefe olduğunu özellikle rejim muhalifi Konstantin'in dilinden suratlara bir tokat gibi çarpıyor. Yukarıda da dediğim gibi; öyle üç beş satırla inceleme yazılacak basit bir kitap değil, aksine üzerinde uzun uzun düşünülecek, tartışma yapılabilecek, defalarca okunabilecek sıkı bir kitap. İncelemeyi Konstantin'in verdiği mücadeleyi özetleyen bir cümlesi ile bitirmek istiyorum: "Uğrunda ölmeye hazır değilsen, bir davan da yoktur" Ve en sonunda, "Değerdi" diyor Konstantin; "Değerdi!.."
İktidar ve Direniş
İktidar ve DirenişIlija Trojanow · Can Yayınları · 201635 okunma
··
88 görüntüleme
Ebru Ince okurunun profil resmi
Ince bir zeka,şiirsel anlatım ve totalinde okunması keyifli ama yüksek cıtalı bir kitap 👍 bu tarz okuma yapmayı sevmeyenler için kâbus niteliği taşıyabilir :) bizler için ise kızarmış ekmek üstü tereyağ kadar lezzetli hocam :) inceleme için teşekkürler ,emeğinize sağlık .
Cevat Bayhan okurunun profil resmi
Beğendiğine çok sevindim. Bu kitabın değerini bizim gibi okumayı yaşamının merkezine koymuş gerçek okurlar bilecek şüphesiz. Sayende yazdığım incelemeyi tekrar okuyup yaptığım bir iki hatayı da düzeltme fırsatı buldum. Aslında tekrar okunması gereken bir roman ama okunacak o kadar "okunmayı bekleyen" kitap var ki insan çaresiz kalıyor. Belki ilerde bir gün yine sırası gelir.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.