Körlük kitabının gördükleri
Körlük
Körlük kitabını tam da salgın yaşadığımız bi dönemde okumak iyi mi oldu kötü mü bilmiyorum ama etkileyeciliğini çok daha arttırdığına eminim. Bi bakıma ileriye bakmak gibiydi , bi şeyler kontrolden çıkarsa iş hayal bile edemeyeceğimiz bi konuma gidebilir. Şu an temel ihtiyaç olarak gözümüz kapalı yaptığımız şeyler bizim için külfet haline gelebilir. Veya şu an farkında bile olmadığımız şeylerin böyle zor durumlarda düzen alt üst olduğunda ne kadar hayati önemi olan şeyler olduğunu farkettim mesela su elektrik yiyecek kanalizasyon gibi gibi
Ayrıca bu kitapta insanların temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadıkları durumlarda nasıl aniden geriye doğru dönüp hayvanlaştığına adım adım onurlarını , ahlaklarını ve insanlıklarını yitirdiklerine şahit oldum.Tüm bunları okurken tüylerim diken diken oldu kendimden tiksindim ve kırılgan bir düzenin içinde elinde küçük bir fırsatı olan kötü niyetli insanın kötülüğü bulaştırırcasına yahut içlerindeki kötülüğü çıkartmaya tek bir günah keçisi arayan insanları nasıl etrafında toplayıp çığ gibi büyüdüğünü gördüm.Bu zihniyette Taviz tavizi doğurur sen kabul ettikçe bu çığ biraz daha büyür bunu gördüm. Bi insanın körlüğün içinde görmekten duyduğu acıyı gördüm. Ve daha neler neler
Adı KÖRLÜK olan bir kitaptan bunca şeyi görmem ve hissetmem ne ironik değil mi?
Bu kitabın bana en çok düşündürdüğü şey biz bizi gören gözler için mi biziz o gözler görmese insanlığımız kaybeder miyiz? ya da bu soruyu biraz daha büyütürsek vicdanım Allah’ın beni gördüğüne inandığım için mi beni ben yapıyor? böyle bir görülüşe inanmasam doğruyla yanlış ne olurdu, bunu kim belirlerdi, kim sınardı neleri yapmaktan geri durup neleri yapardım ? Belki bi gün bu soruların cevabını bulursam kendi gören körlüğümden çıkarım :)
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.