Bugün Yavuz Bahadıroğlu'nun kaleminden okuduğum 7. kitabın incelemesiyle geldim. Bunu da belirterek bazı şeyler söylemek istiyorum. Yavuz hocanın kitaplarını okurken onunla sohbet ediyormuşum gibi hissediyorum. Ben anlamadığım yerleri kafamda tartıyormuşum ve o iki sayfa sonra bana açıklayarak geri dönüyormuş gibi :) Veya gözlerimin dolu dolu olduğu yerde paragrafın sonunda o da parantez içinde duygularını ifade ediyormuş gibi. Bu kitapta öğrendiğim çok şey vardı, bilmeyenler için öğrenme fırsatı, bilenler için de hatırlama fırsatı sunmuş bize yazar; yer yer tekrara girmesinin de kalıcı olması için yaptığına yoruyorum. Tarihin, okul kitaplarındaki -mış'lı anlatımlarından ziyade, böyle kitaplardan, bizim gerçeklerimizden, bizim geçmişimizden olduğunu bilerek öğrenmenin bin kat daha iyi olduğunu kabul edelim. Sadece lise/üniversite/memuriyet sınavlarından geçer not alabilmek için, sadece doğduğu ve öldüğü zamanı, başlattığı savaşları, çıkardığı isyanları bilmemiz gereken şahsiyetler; ezberleyemediğimiz tarihlerden ibaret olan olaylar; bir zamanlar yaşanmış ama şimdiki zamanla çok da ilgisini olduğunu düşünmediğimiz şeyler olarak gördük tarihi. Bunlar her ne kadar uğruna savunulmuş, savaşılmış veya sürülmüş mevzular olsa bile. Türkiye'nin 20. yüzyılındaki "reform" çabaları uğruna, içlerinde masumlar da olmak üzere, kimlerin kanıyla döşendiğini; itibar ve iktidar uğruna milletin hakkının yendiğini; bunların o zaman herkesçe bilinmesine karşın fikir belirtmenin bile suç sayıldığını; kendi iradesiyle seçtiği liderinin katledilişine göz yummak zorunda kalan Türk milletinin, bunlardan 55 yıl sonra, şu an bize çok yakın bir geçmişte tarihin "neredeyse" tekerrür edeceği zaman, milletin geçmişte iradesine aldığı darbenin acısını çıkardığını anlamalı ve anlatmalıyız.

Kayıtdışı TarihimizYavuz Bahadıroğlu · Nesil Yayınları · 20171,005 okunma

·

79 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

S ♤