Distopya türünü çok fazla okumasam da bazı bu türdeki kitaplar cidden inanılmaz güzel ve heyecan verici oluyor bu kitap gibi. Küçükken okuduğunuz ya da duyduğunuz masalları hatırlıyor musunuz? Külkedisi, Kırmızı Başlıklı Kız, Rapunzel vb. masalları eğer hatırlıyorsanız yazar bu masalları ele alıp masaldaki karakterler ile bambaşka bir dünya yaratmış. İlk kitap Cinder, evet aklınıza Cinderella gelebilir :D ilk kitapta Külkedisi ele alınmış İnsanlar ve androidler-sayborglar bir arada yaşamaktalar fakat insanlar onları kendilerinden dışlamakta ve aşağılamaktadır. Cinder bir mekanik ustası aynı zamanda bir sayborg vücudunun bazı kısımları makineden oluşmaktadır ayrıca üvey annesi ve iki kız kardeşi ile yaşamaktadır. Cinder bir sayborg olduğunu herkesten saklamaktadır eğer öğrenirlerse dışlanacağını biliyor bu yüzden ellerinden hiçbir zaman eldivenlerini eksik etmiyor. Bir gün hükümdarın oğlu Prens Kai, Cinder'ın dükkanına gelerek bir anda kızın hayatına girer.
Aynı zamanda tüm dünyayı kasıp kavuran ve tedavisi olmayan veba hastalığı sarmış bulunmaktadır ve ülkenin hükümdarı da bu hastalığa yakalanmıştır ayrıca bu hastalığa Cinder'ın çok sevdiği, tek anlaşabildiği kardeşi de yakalanır ve bu durumdan Cinder kendini sorumlu tutar. Üvey annesi bunu öğrendiğinde hem Cinder'ı uzaklaştırmak hem de onun üstünden para kazanmak için Cinder'ı saraydaki laboratuvar'a denek olarak yolluyor. Cinder kendini bir anda vebaya çare bulunması için yapılan deneylere gönüllü bir sayborg olarak buluyor. Bu esnada Cinder'ın üzerinde yapılan bazı testler sonrası Cinder'ın geçmişi hakkında ve onun ne kadar özel olduğuna dair bilgiler elde ediyoruz. Bu sırada ülke sarayda verilecek baloya da hazırlanmakta ve balonun beklenmedik bir konuğu da vardır. Ay insanlarının Kraliçesi Levana... Aycılar bazı güçlere sahipler bu güçler: insanların görüşlerini kontrol edebilme,duygularını istedikleri gibi şekillendirebilme. İnsanlara göre Aycıların hepsi kötü ancak hepsi değil tabi başlarında ki Kraliçe Levana hariç. Dünyayı ele geçirebilmek için tek derdi Prens Kai ile evlenmek.
Kitap çok akıcı ve heyecan vericiydi ilk yarıya kadar konuyu anlamaya çalıştım anladıktan sonra tüm sayfalar su gibi akıp geçti. Karakterlere bayıldım Cinder'ın küçük üvey kardeşini çok sevdim Külkedisi masalındaki gibi iki kardeşte kötü değildi. Prens Kai muhteşem, bir prens diye ukala olmamasına ve laf sokup dalga geçmesine bayıldım. Dr. Erland ve Iko harikaydı Tabi bu karakterlerin yanında nefret ettiğim bir çok karakterde vardı.
Kitabın sonundaki detaya bayıldım özellikle, hani Cinderella Külkedisine dönüşmeden önce merdivenlerde ayağı takılır ve ayakkabısı kalır ya ve Prens ayakkabıyı eline alır,bu kitapta da Cinder'ın sayborg ayağı merdivenlerde takılıp çıkıyor ve Prens Kai ayağı eline alıyor :D İkinci kitap Kırmızı Başlıklı Kızı ele almış ve okumak için sabırsızlanıyorum <3 :D