Rahmetli, ömrünün ilk kırk yılını kısmen objektif kısmen subjektif, kısmen bilgi kaynağı minvalinde kısmen de "bu adam mai ve siyah'ın veya aşk-ı memnu'nun yazarı" dedirtecek ve her 100 mütefekkirin 99'unun malik olduğu bütünleyici-kuşatıcı-kucaklayıcı olamama marifetine sahip bir yazar olarak anlatmış (vakt-i zamanında bir gazeteye) olsa da kalemi enfes! İkinci okuyuşum bu, ama ilkinden daha ziyade tat alıyorum cümlelerinden, seçtiği kelimelerden, benzetmelerden. Hele bazı yerlerde anlamam için kapalı bırakıyor ya... Özellikle akıcı okuyabilme, bir oturuşta yüz sayfa okuyabildim. Hiç şüphesiz anı denilen hazinelerin böyle bir hususiyeti mevcuttur, lakin kırk yıl bir kat daha rahat okutuyor kendini.