Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

400 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Tanrı kral olma yolunda Augustus
Daha 83. Sayfasında kitap, favori kitaplarım arasına girdi .Salt kitabin ilk bölümü üzerine bile iki sayfa not aldım fakat bu bütün kitabı yazma isteğimin altında güzel bir hikaye veya tarihi bilgiler vermesi değil o tarihi gelişmeleri şu anki hayatımızda da görmüş olmam yatıyor. Bu ilk bölüm Roma imparatorluğunun 50 yıllık iç savaşından zaferle çıkan ve tahta geçen Octavian’ın (Augustus=saygılı kişi) Tanrı kral olma yolunda ne tür politikalar izlediğini ve bu politikaların 2000’li yıllarda bile uygulanabilirliğini gözler önüne seriyor. Augustus Jülius caesar’ın yeğenidir ve Caesar’ın suikaste kurban gitmesinden sonra (mö 44) Marcus Antonius ve Kleopetra’yı Actium savaşında yenerek roma tahtına oturur . Hükümdarlığını baki kılmak ve çok geniş imparatorluk topraklarının vergilerini sorunsuz toplamak adına çalışmalarına başlar fakat bu o kadar kolay olmayacaktır . Eşi Liavia ve geniş danışmanlar topluluğu ile politikalar üretmeye başlar bir kaç yeteriz deneme sonucunda yüzyıllardır süregelen yöntemi keşfeder ve ona başvurur ; dinin yönetimdeki işlevselliği. Augustus’ un tahtı garanti altına alma yöntemlerinin cumhuriyet tarihinden bu yana ve günümüz Türkiye’sindeki yönetimlerinin uygulamaları arasındaki benzerlik ise şaşırtıcı . Augustus ilk olarak en çok korktuğu aydın ve soylu kesimi yüksek imtiyazlarla kendine bağlar daha sonra Roma senatosundan muhalifleri uzaklaştırır ve kendisini destekleyen üyeler yerleştirir , ülkenin bütün topraklarında aynı eğitimi verme kararını senatodan geçirir. Olası bir suikast girişimi engellemek için ordudaki üst düzey komutanları mevki ve hediyelerle kendine bağlar. Bu hazırlıklar tebaanın bağlılığı için bir anlam ifade etmeyecekti ve tebaa için de elbette bir fikri vardı . Augustus ilk olarak dindar bir görünüm çizdi ve dini ayinlerde halka yiyecek dağıttı eski roma tanrılarının yanına kendi heykelini yaptırmaya başladı ve böylece ülkenin her yerinde onun adına tapınaklar dikilmeye başlandı. Kendisine biat etmeyenleri ülkenin barbar bölgelerine sürdü . Alıntının bu bölümüne kadar günümüz ile olan benzerlikleri göze çarpıcı fakat bununla sınırlı değil Augustus kendisi bir bekaret bozma takıntısına sahip olmasına ve sürekli onun için bakireler getirilmesine rağmen ülkede zinayı yasaklar ve halktan genç bir nüfus oluşturmasını bekler hatta “en az 3 çocuk “ kuralı getirir çocuk yapmayanları cezalandırır çok çocuk yapanları mükafata boğardı . Böyle uygulamalar pratikte meyve vermeye başlamıştı fakat imparatorluğun batı bölümünde bir insanı “yarı tanrı “olarak görme ya da “tanrının yer yüzündeki gölgesi “ olarak tapma kültürü yoktu bu yüzden batı tebaasının kabul etmesi biraz zaman alacaktı . İmparatorluğun Doğu bölgesinde (günümüz türkiyesi , Akdeniz ve kuzey afrıka ) ise iş çok kolay bir şekilde gerçekleşti çünkü bu toplumlarda tanrı kral geleneği zaten vardı ve bir insanı tanrının temsilcisi olarak çok rahat kabul edebilirlerdi . Toparlamak gerekirse diktatör olmanın yolu günümüzden 2000 yıl öncesinde bile benzer yöntemlerden geçiyor . İnsanlardaki tapma ve teslimiyet ihtiyacı çok az değişikliğe uğruyor değişen ise sadece devlet ve coğrafya isimleri oluyor .
Ve İnsan Tanrıyı Yarattı
Ve İnsan Tanrıyı YarattıSelina O'Grady · Ayrıntı Yayınları · 201955 okunma
·
285 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.