Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

161 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Aradığımız yerlere benzeyiş bulduk sende, Sabahattin Ali. Seni belki de bu yüzden diğer yazarlardan daha çok sevdik. Senin eserlerinde bahsettiğin, o acılar, o eksiklikler, o yalnızlıklar, o anlaşılamamalar, o insanlardan kaçma isteği bizim de en derinlerimizde hissettiğimiz duygulardı. Fakat hiçbir zaman kendimizi senin gibi güzel ifade edemedik. Hele senin eserlerindeki gibi, kelimeleri dans ettirip ahenkle bir cümlenin içerisine yerleştiremedik... Sabahattin Ali, kendisine en çok hayranlık beslediğim Türk yazardır. O, içimizdeki kimsenin görmesini istemediğimiz ve sadece bize özel olduğunu hissettiğimiz en hassas duygulara, bizden daha nazik bir şekilde dokunup önümüze servis etmiş bir yazardır. Bundan sebeptir ki, çok uzun süre sitedeki "Beğendiği Yazarlar" kısmımda ondan başkasına yer vermedim. Tabii daha sonra yine kendisine hayranlık beslediğimi fark ettiğim bir başka yazarla daha tanışınca listem iki kişiye çıkmak zorunda kaldı. Sabahattin Ali, Türk Edebiyatı'nda öyküleri ve romanlarıyla tanınan ve sevilen bir yazardır. Fakat sanılanın aksine, Sabahattin Ali edebiyata öykü veya romanla değil, şiirle girmiştir. Hatta yazdığı bir şiir yüzünden hapse dahi girmiştir. Görüleceği üzere, -mizahi olarak söylüyorum- Sabahattin Ali, büyük yazarlarda olması gereken en önemli özelliklerden biri olan, "yazdıkları yüzünden hapse girmek" özelliğini de haizdir. Sabahattin Ali her ne kadar edebi hayatına şiir yazarak başlamışsa da daha sonra ona asıl ününü kazandıran öykü ve roman yazımına yönelmiştir. Tabii Sabahattin Ali'nin şiirlerinden oluşan bu kitabın incelemesinde onun öykü ve romanlarından bahsetmek doğru olmaz. O yüzden konuyu dağıtmadan şiirlerinden bahsetmek gerek. Sabahattin Ali'nin şiirlerini değerlendirirken, yaşadığı dönemin edebi özelliklerini göz ardı etmemek gerekir. O dönemde şairler genellikle "hececi şiir" biçimini kullanmaktadırlar. Sabahattin Ali de hececi şiirin içerisinde yer alarak ilk dönem eserlerini bu şekilde vermiştir. Şiirlerinde 5'li, 7'li, 8'li, 11'li, 13'lü, 14'lü hece kalıplarını kullanmıştır. En meşhur şiirlerinden biri olan "Hapishane Şarkısı" şiiri de -bilinen ismiyle Aldırma Gönül şiiri- 8'li hece kalıbı kullanılarak yazılmıştır. Terkib-i Bend tarzında şiirleri de bulunmaktadır. Fakat bu şiirleri daha çok arkadaşlarıyla şakalaşmak veya eğlenmek amacıyla yazmıştır. Bu şiirlerinde hep arkadaşlarının ismini geçirmiş veya onlara ithaf etmiştir. Sabahattin Ali'nin Terkib-i Bend tarzında şiirler yazması, onun halk şiiri dışında Divan Edebiyatı'na da ne kadar hakim olduğunu göstermektedir. Şiirlerinde kullandığı temalar, daha çok insanın bizzat kendisiyle ilgili temalardır. Aşk, yalnızlık, umutsuzluk, karamsarlık, insanlardan kaçma isteği, ölüm gibi temalar onun şiirlerinde sıklıkla tercih ettiği temalardır. Şehir hayatından bunalan, insanların ikiyüzlülüğüne dayanamayan, kaçmak isteyen ve çareyi içine kapanmakta bulan Sabahattin Ali, şiirlerinde de bu temaları sıkça işlemiştir. Yine şiirlerinde sıkça "rüzgar", "dağ" ve "deniz" kelimelerini kullanmıştır. Bu kelimeler onun içindeki özgürlüğün, insanı sınırlayan bağlardan kurtulma isteğinin, kabına sığamamanın simgeleridir... Düşündünüz mü hiç, bunca yoğun şehir hayatı içinde neden dağlara, denizlere, rüzgarlara, doğaya özlem duyuyoruz? Görüleceği üzere, şiirleri onun duygularının dışa vurumudur. Belki de bu yüzden kendi yazdığı şiirleri beğenmez, hor görür ve genellikle yayımlamaz. Hayattayken yayımladığı tek şiir kitabı "Dağlar ve Rüzgar"dır. Onu da yayımladıktan sonra "Dünya'da yaptığı en büyük hatalardan biri" olarak nitelemiştir. Dediğim gibi, belki de içindeki en hassas duyguları bilmemizi istememiştir. Sırf bu yüzden, en beğendiğim dizelerin altını çizsem de onun duygularını yansıtan şiirleri alıntı olarak paylaşmamayı tercih ettim. Bu da benim Sabahattin Ali'ye karşı olan naçizane tek kişilik saygı gösterimdir... Koş şimdi koşabildiğin kadar Sabahattin Ali. Düşünme bizi artık. Deli rüzgarları arkana al. Hiç bakma ardına. Önce dağlara, sonra da denizlere koş.
Bütün Şiirleri
Bütün ŞiirleriSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 201920,9bin okunma
··
695 görüntüleme
Sultannn okurunun profil resmi
Emeğinize sağlık, ne güzel anlatmışsınız Sabahattin Ali'yi. Şiirlerini yayınlamadığına göre, duygularını kimse bilmesin istemiş sanırım. Acaba şiirlerinin her birinin bestelenip, dillerden dillere dolaşacağını bilseydi yine de hissettiklerini yazar mıydı?
Semih Doğan okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Sultan Hanım. Evet, ben de sizin gibi düşünüyorum. Duygularının bilinmesini istememiştir. Şiirlerinin bestelendiğini bilse hissettiklerini yazar mıydı, bilemiyorum; ama bu denli duygu dolu yazmazdı, orası kesin...
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Ramazan Kudat okurunun profil resmi
Bir kitabın bir sayfası olsaydım insan olmak yerine, bu kitabın 59. sayfası olurdum memnuniyetle.
Bu yorum görüntülenemiyor
Neşe okurunun profil resmi
“ Yâr olmadı bana devir, Her günüm bir başka zehir “ demiş, hayatı kendisine zehir ettiğimiz nice güzel insandan biri, Sabahattin Ali. Sayenizde bir kez daha sevgiyle andık. Kaleminize sağlık.
Semih Doğan okurunun profil resmi
Ne kadar güzel bir anlatım... Teşekkürler Neşe Hanım.
Miss Nobody okurunun profil resmi
Diğer yazar kimdi, 'beğendiği yazarlar' kısmınızdaki?
Semih Doğan okurunun profil resmi
İncelemeyi yazarken, Thomas Bernhard’ı düşünerek o cümleyi kurmuştum. Ve şu an elimde Thomas Bernhard’ın bir kitabı var. Haftaya çekeceğim videoyu planlıyorum. Acayip bir tesadüf oldu…
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.