Bir tür Migros kitabı. Doğru şeyleri anlatmak ve eserlerin güzel şeylerden söz etmesi başka; ama bunun edebiyat olup olmadığı, ne derece başarıldığı başka bir konu. Halit Ertuğrul'un bu kitabı ve Kendini Arayan Adam adlı kitapları dindar olmak, dine dönmek, yolunu değiştirmek ve arayış içerisinde olmak temalarını yavan heyecanlarla anlatıyor. Burada esas mesele neyin anlatıldığı değil, anlatılan şey doğru da olabilir- ki seneler önce kendisini aradım ve gerçek olup olmadığını sordum: "Halit Ertuğrul kurgu yazmaz", dedi-. Esas mesele, bunun iyi bir şekilde kurgulanıp kurgulanmadığı, yüzeyselliği aşıp aşamadığı, dilin edebi lezzet verip veremediği, eserdeki karakterlerin ne derece gerçeklik hissi kazandığı. Bu noktada bir inanç sarsıntısı yaşayan ya da inançsızlıktan Allah'a yönelen bir karakteri örneğin Samiha Ayverdi'nin İnsan ve Şeytan adlı eserinde çok daha inandırıcı, gerçekçi bir biçimde görüyoruz...
