Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 saatte okudu
Mine Söğüt'ün bu eseri kediler, cinler, periler, insanlar arasında akıp giden, akıllılık ve delilik arasındaki çizginin birbirine ne kadar yakın olduğunu ürperterek gösteren başarılı bir eser. Masalsı bir anlatımla saf gerçekleri nasıl da okurun yüzüne başarıyla vuruyor... Eserde anlatılan olaylar ve kişiler birbirine o kadar güzel bağlanıyor ki metinde hiçbir şeyin eksik veya fazla olmadığını düşünüyorsunuz okurken, eseri farklı kılan yanlardan biri de bu. Eserde belirgin nesnelere dair ilginç rüya tabirleri de barındıran alıntılara da yer verilmiş. Bu da okuyucunun dikkatini toparlıyor bence. Erkeği cin, dişisi peri olan, ateşten yaratılmış, ışık hızında hareket edebilen, girdiği maddenin şeklini alan gibi detaylı özelliklerin anlatıldığı cinlerin de kurguya dahil olduğu kitabı gündüz okumanız tavsiye edilir Kitapta ilk önce her hastanın kendi ağzından hayatı, sonra dosyalarında yazan gerçek hikayeleri anlatılır. Biraz kurgudan da bahsedeyim Doktor Samimi Beş Sevim Apartmanı'nı satın alır ve her katına akıl hastanesinde yatan ama kimsesiz kişileri yerleştirir. Kendisi de sağlıklı olmayan Doktor Samimi kendince bir deney yapar gibi bu hastaları inceler,amacı kendinece cinleri de alt edip yenmektir. 1.katta oturan Oğuz ve annesinin dramı bir okur olarak beni en çok etkileyen olaylardan biri oldu. Annesinin yaşadıkları ve masum olmasına rağmen oğlu Oğuz'a yaşattıkları nereden tutsanız elinizde kalıyor,içinize bir acı çörekleniyor. Beş Sevim Apartmanının diğer sakini 80 yaşındaki yaşlı kadının hikayesi de ayrı bir travma. Baba sevgisinden uzak, 10 erkek çocuk doğurup onunu birden toprağa veren annesi de ölünce Ketum Hatun adlı bir cadı büyütür Yeşim 'i . Baba ardına bakmadan gider. Kendini sessizliğe mahkum eden çocuğu büyüten Ketum Hatun çocuğa şifalı bitkileri ve zehiri öğretir.Hastanın ağzımdan anlatılan kısımın dışında gerçek hikaye de şöyledir : Adı Yeşim olan hasta, kendini seksen yaşında sanan genç bir kadındır. Temelinde Yeşim'in çocuk yüreğini kıran anne baba yoksunluğu içinde, cinleriyle ilişkisi sinsi sinsi büyüyen genç kadın 14 yaşında düşük yapar bu duruma nasıl düştüğüne inanamayan annesi aklını kaçırır, babası da kalp krizi geçirip ölür. Sonra Ziya Hoca ve akıl hastanesinde bulur kendini... Ayyaş bir baba ve annenin çocucuğu olarak doğan ve sürekli vara yoğa dayak yiyen çocuğun da intikamı feci olacaktır. "Annemle babamın tehditlerle dolu, kalçalara batırılan bıçaklarla, kafalarda kırılan vazolarla süslü, cehennem kokulu ilişkilerinin ortasında çok masum, savunmasız bir bebek olarak sessiz sakin büyüyordum. Hiç sesim çıkmıyordu çünkü tüm sesler annemle babamın zimmetindeydi." " Kardeşimi övgülerle suladılar, beni yergilerle kuruttular. "s,. 87 diyen bir delikanlının adının Yusuf olduğunu öğreniyoruz. Cinlere karışan diğer kişi Yusuf'un gerçek hikayesi ise şöyledir: Kendini öldürmeyi kafasına koymuş defalarca denemiş başaramamış Beş Sevim Apartmanının diğer sakinidir. Tek amacı anne babasına zarar verip onları üzmektir. Sonra ne mi yapıyor? Onu da okuyunca göreceksiniz:) Diğer kişi Elif... Cinsel kimlik bunalımı yaşayan kadın mı erkek mi karar veremeyen bir hastadır. Elif'in nasıl bu hale geldiği eserin başka büyülü tarafı. Doktor Samimi'nin son hastası ise Melike'dir. O daha küçükken cinler alemine karışmış, evdeki kadınlar o doğduktan sonra ismini koyup sonra onu unutmuşlar. Babasız evde, bol kadın, bol çocuklu ama fakirlik içinde kendi halinde büyür. Sonu ise çok vahim kitabın. Doktor Samimi'nin deyimiyle" Cinlerin defterinde yazmayan, insanlarınsa kaderlerine kazılı değişmez sonuç:Yenilgi" Sonu ise sürpriz sonlu diyeyim de okuyun. İlginç keyifli bir kitap, kesinlikle vakit kaybı olamayacak kadar da sürükleyici...
Beş Sevim Apartmanı
Beş Sevim ApartmanıMine Söğüt · Yapı Kredi Yayınları · 20196,7bin okunma
··
55 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.