Maalesef susuyorlar. Mağdurla değil tecavüzcüyle empati kuruyorlar. Çoğu kişi tıpkı Ayşe Tükürükçü'nün annesi gibi davranıyor.
Ensesti yapmaya utanmıyorlar ama bunu dile getirmeyi ayıplıyorlar. Çocukların hayatını çalıyorlar.
Mesela çocuklara hediye edilmiş çocuk bayramında, mutlu olmaları gereken o günde dahi birçok çocuk bu iğrençliğe maruz kalıyor. Peki 23 Nisan'da okunan şiirler ve yazılarda ya da oynanan oyunlarda bu durum dile getiriliyor mu? Maalesef ki hayır. Çünkü onların çocuklukları ellerinden alındı kutlamaya, dile getirmeye gerek yok! Çünkü o çocuk kardeşini doğurdu, çünkü o çocuk bir günde büyümek zorunda kaldı...
Oysa bu çocuk bayramında böyle bir şey dile getirilse, "Bu bayramı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk tüm dünya çocukların hediye etti" sözünün yanında orda duran yüzlerce çocuğa "Kimse senin iznin olmadan bedenine dokunamaz!" denilse.
Belki böylece daha az çocuk şiddete, tecavüze uğrar. Belki böylece daha az çocuk kardeşini doğurur.
Hep düşündüğüm bir konuydu incelemen sayesinde dile getirmiş oldum. Ellerine sağlık 🍁