Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

108 syf.
·
Puan vermedi
Merhaba herkes! Nasılsınız, nasıl gidiyor? Ben malumunuz sitede bir var bin yok halime geri dönüş yaptım. Karantina bitince zaman yönetimimde burası maalesef sonda kalıyor. Hayat ve öncelik gibi saçma mavralar atmayacağım, endişelenmeyin. Bugün aslında varlığını bile unuttuğum bir kitap hakkında sohbet edeceğiz. Kendisini 2018 Mayısında okumuşum. Kapağına tarih not etmesem, ne zaman aldım acaba’ya kadar gidecekti bu süreç. Neyse ki ucuz kurtulduk. Tamamen şansa, başka bir kitabı ararken aa bu ne diye aldım elime. O derece! Arka fonda ne çalıyor Diana, derseniz de; open.spotify.com/track/2zFMCayGA... Kitabın varlığını bile unutmuşum dedim ama, bir başlık altında maksimum 1.5 sayfa karalanmış olan bu öykü/deneme kitabında, pek çok yazının altına ben de bir şeyler karalamışım. Niçin hafızamdan attım bilinmez, o zaman da kitabı hayli tutkun bir şekilde bitirmişim. ‘Takribi ve vasati kıpkısa öyküler’ dediği kitapta bazı başlıklar 2 satır, bazılarıysa nispeten daha uzun olarak 1.5 sayfa dolaylarında. Oh 2 saatte biter attım listeye, bir kitap da değil bana kalırsa. Zaten kendisi de en başta diyor: “Sizden tek isteğim, hız yapmayın okurken. Göze az görünenler, hızda çabuk kaybedilirler.” Çok çok çok güzeldi. Okuyunca da anlayacaksınız ama bazen o 4 cümlenin olduğu sayfada 4 sayfalık zaman harcadığınız da oluyor. Manifesto gibi göz korkutmuyor, aforizma kadar anlaşılmaz değil. Tam kararında. Buraya fotoğraf yüklemeyi beceremedim, yoksa bu sohbeti yazdığım ortamı sizinle paylaşmak isterdim ama… dislike yiyip sosyal medya düşmanı olan cumhurbaşkanını şimdi daha iyi anlıyorum. Neyse tahayyül etmek de benden size uğraş olsun. Nerede nasıl derseniz öyle ama playlist Meczup... Kitap hakkında yazmak istediklerim sadece bunlar değildi tabii ama ne yazacağımı da asla bilemediğim bir yerde kaldım. Her başlık, her olay, ele aldığı her durum aslında biraz biziz. Herkes kendini en az 21 hikayede bulacak eminim. 90 küsür başlıkta 21… Yine iyimser tarafımdayım. Son olarak bir alıntısıyla bitireceğim. Sanırım bu alıntıyı dün gece alıntı yığarken üşenip yazmamıştım. Yazmışsam da bir daha okumuş olursunuz. Daha başka algılarla. Keyifli okumalar. “En kısa hikaye parçasına an denir. Bazı anlar bütün yaşamımızı belirler. ‘Bütün yaşamımız’ dediğimiz de o birkaç ana bakar aslında… Bu yüzden yıllar sonra en çok hatırladıklarımız anlardır. Gerisi bulanıktır. Geçmişi anlar berraklaştırır. Not: Okurken asla melankolik bir ruh halinde değildim. Ve okuduktan sonra da bir varoluşsal kaygı, mod düşmesi filan yaşamadım. Az, öz, realist ve tadında bir yazı dizisiydi.
Kibrit Çöpleri
Kibrit ÇöpleriMurathan Mungan · Metis Yayınları · 20181,251 okunma
·1 alıntı·
18 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.