Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

608 syf.
·
Puan vermedi
BİLİMKURGUNUN BABASI DMİTRY BABA (NOT: TÜM SERİNİN İNCELEMESİ OLUP GENEL ŞEYLER ÜZERİNDE DURULMUŞTUR. SPOİLER İÇERMEMEKTEDİR.) ~~~~ Vay be. Metro 2035'i bitirdiğim zaman ağzımdan çıkan ilk kelimeler bu oldu. Vay be. Bu seri beni en çok etkileyen bilim kurgu serisi oldu. Okuduğum bilim kurgu kitapları listesinin zirvesine şanıyla oturdu. Bundan önce okuduğum kitaplar da güzeldi, ona itirazım yok. Ama bana en inandırıcı gelen seri bu seriydi. Biraz karamsar falandı ama tamamen nesnel ve güncel dünya siyasetiyle uyumluydu. Ayrıca yazarın bilgi birikimi ve genel kültürü beni bayağı etkiledi. Üslubu bazı yerlerde takılsa da genel olarak akıcı ve güzeldi. Konuyu uzatmak için gereksiz şeyler kullanmamıştı. Ayrıca kader, insanın seçimleri, sorumlulukları ve din konuları da çok güzel işlenmişti. Şimdi soracaksınız bana, sadece bunlar yüzünden mi sana en inandırıcı gelen gelecek senaryosu bu oldu? Tüm o romanlarda yazılan, yapay zeka dünyası, uzay keşifleri, insanların hayalindeki ümitvar gelecek dururken neden bu insanların köstebek gibi yer altında süründüğü, domuz ve mantarla beslendiği bu gelecek sana daha inandırıcı geldi? Şöyle izah edeyim: Dünya'mızı düşünün. Dünya'mız ne halde? Su kirliliği, hava kirliliği, toprak kirliliği had safhada. Buzullar eriyor, hayvan nesilleri aşırı avlanmadan, susuzluktan, açlıktan, hava değişimlerinden tükeniyor. Milyonlarca yıl öncesinden gelen komşularımızın bize bıraktığı hediyeleri umarsızca kullanıyor, Dünya'nın yemyeşil saçlarını yolluyor, doğal kaynakların iliğini sömürüyoruz. Eeee? Bizim doğaya verdiğimiz armağanlar ne? Zehirli gazlar ve kimyasallar. Ahahhahah, ne güzel hediyeler. Keşke biri de bana böyle güzel hediyeler verse. Böyle bir vaziyette güzel bir gelecek hayal etmek pek mümkün değil, değil mi? :) Neyse konudan sapmayayım. İnsanlar böyle doğayı mahvettileri yetmiyormuş gibi son yıllarda bir süperstar daha çıktı: Nükleer silahlar. Al sana mis gibi radyoaktivite. Al içine çek. İşte serimiz tam burada başlıyor. 3. Dünya Savaşı çıkıyor. Amerika Rusya'ya nükleer saldırıda bulunuyor ve tüm insanlık - tabiri caizse- yerin dibini boyuyor. Moskova' daki yer altı metrosunda kalanlar hariç tüm insan ırkı yok oluyor. Onlar da zaten o gün tesadüfen oradalar. Bu arada insan ırkı dediğim Homo Sapiens'ler. Mutasyona uğramış garip insan-hayvanlardan bir sürü var merak etmeyin. Onlardan sonra bahsedeceğim ama şimdi biraz, detayına girmeden metro hayatından bahsedeceğim. Moskova metrosu oldukça büyük bir yer.(Zaten kitapların arkasında metro haritası var. İnsan baka baka bir süre sonra haritayı ezberliyor.). Hayatta kalan insanlar kendi ideolojilerin göre minik devletçikler kurmuş. Stalin yandaşları komünistler, faşistler, hatta inanmayacaksınız naziler bile var tek tük. Tabi bu devletlerin birbiriyle çok iyi anlaştığı söylenemez. Yani insanoğluna yerin üstü veya altı fark etmiyor, her yerde başka yerleri fethetme, yıkma, ideolojilerini yayma, sömürme içgüdüleri ön plana çıkıyor. Minik, 3 istasyona sahip devletlerin bile ajanları var düşünün. Rus tarihini çok iyi bilen biri bu kitabı daha da keyif alarak okuyabilir. Ayrıca kitapta bolca Rusya kültürü hakkında bilgiler var. İnsanlar mantar, sıçan ve domuz etiyle besleniyor. SIÇANLA. Müslümanlar domuz haram diye sıçan yiyorlar :D. Hastaneler, okullar, kışlalar, kütüphaneler, pazarlar, genelevler de hala faaliyetini sürdürüyor tabi. Para olarak da bildiğimiz mermi kullanılıyor. İnsanlar bildiğimiz paraya tütün sarıp içiyor. Peki insanlar yer altından ne buluyorlar da satıyorlar veya satın alıyorlar? Ştalker mesleğini sürdüren insanlar var. Hayır, hayır. Stalker değil Ştalker :D. Bu Ştalkerler bilmem kaç gray radyasyonun olduğu yeryüzüne çıkıp tüm Moskova'yı yağmalıyor ve elde ettiklerini ticaret yapan insanlara satıyorlar. Yani yukarıda kullanılan eşyaların bir kısmını tedarik edebiliyorlar. Ama herkes değil. Mermiyi veren düdüğü çalıyor. Fazla uzatmayayım. Serinin baş karakteri Artyom. Derinliği olan bir karakter bence. Çok kararlı, inatçı. Kolay vazgeçmiyor. Davası uğruna çok kayıp verdi garibim. Dünya'da kalan tek insan kolonisi olmadıklarını düşünüyor. Acaba öyle mi? Bence bunu siz okuyup görmelisiniz. Keyifli okumalar...
Metro 2035
Metro 2035Dmitry Glukhovsky · Panama Yayıncılık · 2017859 okunma
··
62 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.