Gönderi

126 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Genç Wether’in Acıları genel olarak baktığımızda tutkunun, imkânsızlığın, acının, öfkenin, ümitsizliğin hikâyesi. Anlatımı çoğunlukla mektuplara dayandığı için yani kahramanın ağzından içinde bulunduğu hissiyatı, ruh halini anlattığından o duyguyu yakalamak zaman zaman zor olabiliyor. Herkesin başından aşk hikâyeleri, platoniklik vs. geçmiştir. Bu hikâyenin bu kadar içselleştirilmesinde bunun payı olduğu aşikâr. Can alıcı bir tutkunun esiri olan Werther’in sanatçı kişiliği ile bağdaşan tutku betimlemeleri ise oldukça hissiyatlıdır: ‘Konuşurken elini benimkinin üzerine koyunca, sohbete duyduğu ilgiyle bana yaklaşınca, ağzından çıkan ilahi nefesin dudaklarıma değme ihtimali belirince: Yıldırım çarpmış gibi elim ayağım tutuluyor.’ Hoşuma giden bir diğeri de şöyledir: ‘Size bir öpücük kondurmaya hiç yeltenmeyeceğim, tanrısal ruhların üzerinde süzüldüğü dudaklar…’ Aslında kitapta aşktan, tutkudan ve bunların neden olduğu ıstıraplardan çok yaşama dair düşünceler, betimlemelerle doluydu ve bu şekilde olması daha çok hoşuma gitti: - Eşitsizlik üzerine yaptığı çıkarımlar insana bu kavramı sorgulatır. ‘Saygı görmek adına alt tabaka insanlarından kendini uzak tutmak gerektiğine inanan kişi, yenilgiden korktuğu için düşmandan saklanan bir korkak kadar yenilgiyi hak eder.’ Bir insanın şansı varlıklı bir ailede uyumlu düzgün bir çevrede doğmak mı? Ya da bir insanın şansızlığı Afrika’nın unutulmuş bir köyünde cadı olduğu düşünülüp sokağa atılan 2 yaşındaki ‘Hope’ olarak mı doğmak? Kimse eşit şartlar altında doğamıyor, en büyük adaletsizlik burada. - Yetişkinlerin de çocuklar gibi bir şeyi niçin istediklerini bilmediklerinden, oradan oraya savrulduklarından bahseder. Çocuklar bisküvi, şeker ve sopa ile yönetiliyor. Yetişkinler de prim, kariyer ve işsizlikle. - Şu düşünce tarzı hoşuma gitti: Bahçeden kopardığı bir baş lahanayı sofraya koyan insanın basit ve saf mutluluğu, bu mutluluğun altında emeği, hatıraları, tecrübeleri de anımsamak anlamına gelir. - İnsanların kötü günlerin çokluğundan geçmişlerinden yakınmalarından bahseder. Hâlbuki geçip giden şimdiyi yaşamayan, anın değerini anlamaya kapalı bir ruh hali ile bu kaçınılmazdır. - Şu betimleme çok tanıdık geldi: ‘’Ne dünyanın tüm armağanları, ne de tüm lütufları, başımızdaki despotun kıskanç sıkıntısının bize zehir ettiği bir anlık neşenin yerini tutar’’. Şuanda hissettiğimiz bu değil mi? Son ortak sevincimizi Semih’in Hırvatistan’a attığı gol, tek ortak heyecanımız önümüzdeki Euro 2016. Her geçen gün daha da şaşırarak tanık olduklarımız hayatlarımızı zehirlemeye devam ediyor ve biz anlık neşelerimizi kayıp hazine gibi arar olduk. - Yargılar, günah ve intihar kavramları üzerine de anlatır: ‘’Yüksek ateşten ölen birine korkak demek ne kadar uygunsuzsa, yaşamına son veren birine korkaktır demek o kadar tuhaf’’ Çünkü belli duygulara, belli yüklere ve ıstıraplara tahammül yeteneğimiz, dayanımımız sınırlıdır. Bunun bir aptallık ve günah olarak tanımlanmasına ise savaş açar. Çünkü bunlar; nedenini, sebebini tam olarak bilemeyeceğimiz, empati kurma sınırını çok aşan durumlar için ortaya atılan gereksiz yargılamalardır. Yargılarımızda keskinlik olmamalı, kendi başına gelmemiş bir olay için ahkâm kesmek kolaydır. ‘Başka birini bulursun, zaman en iyi ilaç’ gibi avutmalar; ‘Aptal adam, yüksek ateşten öldü. Özsuyu iyileşinceye, kanındaki fırtına dininceye kadar bekleseydi, bugün yaşıyor olacaktı’ demeye benzer der. - Doğanın yok etmeyen hiç bir şeyi var etmeyeceği düşüncesi ise çok sarsıcı geldi. ‘Ne kadar iyi niyetle olursa olsun, bir gezinti bile binlerce solucanın yaşamına mal olur, atılan her adım, karıncaların bin bir zorluklarla yaptığı yuvayı yıkar, küçük bir dünyayı ezerek utanç veren bir mezara dönüştürür.’’ Yine de kasıtlı olarak yok edenlerin, yakıp yıkanların yanında bu yıkım en masumudur. Hem aşka, tutkuya hem de hayata dair güzel betimlemelerin olduğu güzel bir kitaptır, ilgiyi sonuna kadar hak eder.
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021121,8bin okunma
··
45 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.