İnsan kendisinden özellikler bulduğuna yakınlık duyar. Arkadaşlarla birlikte bu yıl ödüllü öykü kitapları okuma kararı aldık. Nesrin Çoruh Hoca'mın önerisiyle Ethem Baran'ın "Dönüşsüz Yolculuklar Kitabı" eserini okuduk. Geç tanıdığımı düşünmekle beraber iyi ki tanımışım dediğim yazarlardan biri oldu. 2005 Yunus Nadi Öykü Ödülü alan Dönüşsüz Yolculuklar Kitabı on dört öyküden okuşuyor. Öykülerinde olaydan ziyade kahramanların bilinç akışı işlenmiş. Cümleler ve cümle içindeki kelimeler kilimin desenleri gibi özenle yerleştirilmiş. "Karşı evlerin pencerelerinden sızan mum yada gaz lambalarının cılız ışıkları ıslak karanlığa dokunmaya çekiniyor gibiydiler." s. 55 ( Eylülden Önce ) Bazı satırlar durumu anlatmak yerine hareketi hissettiriyor. "Tren hızlanıp şakada şukada yaylanmaya başlayınca yüzüne bir gevşeme geliyor." s. 62 (Eylülden Önce) Benzetmeler üzerine oldukça emek harcandığı dilin akışında hissediliyor. Özgün benzetmelerden bazıları : "Ağaçlara bak, yoğurtlu ıspanak gibi olmuş." "Çamların üşümüş yeşilliği, sırtına çektiği beyaz yorgana iyice sokulmuş." s. 85 (Kızak) Eserin birçok yerinde ben de böyleydim dedirtiyor okuyucuya. Köy öğretmenliği yapmış biri veya otobüsle uzun yolculuk yapmış birisi mola yerlerindeki duygu halini, güzel bir kız görünce kapıldığı hayalleri kendisiyle özdeşleştirir Her Dağın Kendi Kışı öyküsünde. Eylül Öncesi öyküsünde olduğu gibi öğrencilik yıllarında sigara içenler filtreli sigarayı kendisine ayırıp arkadaşlarına filtresiz sigara uzatmıştır. Veya Kuş Yüzü Görmek öyküsünde olduğu gibi yanan sigarayı avucunun içinde saklamıştır. Her Dağın Kendi Kışı öyküsünü okuyunca bir göz bir mutfak evlerde beş çocuklu aileleri görünce o işi nasıl yapıyorlar diye sadece ben düşünmüyormuşum dedirtiyor. Dallar Kırılırken Rüzgâr Saklı Kalır öyküsünde her okuyucuyu çocukluğunun bisiklet sevdasına götürür. Güvercin besleyenler veya onu hastalık haline getirenler Kuş Yüzü Görmek öyküsünü daha bir içten okurlar. Okuyucuyu bazen eski sinemalara götürüp Türkan Şoray, Cüneyt Arkın, Edisun, Fatma Girik izletiyor bazen de kız meslek liselerinin etrafında gezdiriyor ciğerci kedisi gibi. Hayatın detaylarına dokunmuş. Acaba o detaylarda yeni nesil kendini bulabilecek mi diye de soruyoruz açıkçası. Biz galiba eskinin son örnekleriyiz. Veya her nesil bir sonrakine göre eskir. " Bahar kısadır, gençlik gibi." s. 49 (Ormanların Gümbürtüsü)

Dönüşsüz Yolculuklar KitabıEthem Baran · İletişim Yayınevi · 2013100 okunma

·

150 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.