Ay Bahçesi- Kristin Hannah (bol sövmeli)Nereden başlasam bilmiyorum. Hakkında söyleyeceğim o kadar olumsuz şey var ki... Aslında incelemeye bile değmez biliyor musunuz? Ama böyle şeyler okuyunca dayanamıyorum sövmem lazım yoksa rahatlayamam. Zaten şu sıralar tek eğlencem bu:D
Şimdi konusundan biraz bahsederek başlamak istiyorum. Ian diye bir doktor karakterimiz var (böyle doktor olmaz olsun) ve yaşadıklarından ötürü(saçmalık) doktorluğu bırakmış, insanlara dokunamıyor falan. Bir gün bir adam bunun evine yaralı bir kadın getiriyor, Ian kadını iyileştiriyor ve diyor ki "senin adın Selena olsun." Evet, yanlış anlamadınız, ad koyuyor sebepsizce. Daha sonra bu kadın uyanıyor ve uyandığında ev halkı kadının beyninin hasar aldığını fark ediyor. Öyle bir hasar ki bu, kadın acı hissini, temel ihtiyaçlarını karşılamayı bile bilmiyor bu haliyle. Sonra da Ian diyor ki "Aman tanrım ne kadar da saf ve masum bi şey buu, çok da güzel, hemen aşık olmalı ve ona dokunmalıyım..." ve sonra birbirlerine 'âşık oluyorlar'. Eveett, kitap bu :)
Sevgili Kristin Hanım, siz bu kitabı sarhoşken mi yazdınız? Ne bu, ne? Ben ne okudum anlamadım ki, nasıl bir saçmalık bu?
Ben ilk defa Gece yolu'nu okumuştum Kristin Hannah'dan ve çok sevmiştim. Sonra hangi kitabını okusam boş çıktı, hiçbirini sevemedim ama bu kadar saçmasını da okumamıştım. İyi ki bir çerezlik bir şey okuyayım dedim, neden bu kitabı seçtiysem... Yazarın âşk dediği şey istisnasız her kitabında olduğu gibi tensel bir şeyi aşamamıştı. Karakterler aşırı berbattı. Ya allah aşkına artık "saf ve masum" kadın karakterler yaratmayın, nasıl bir saçmalık bu delirdiniz mi siz... Saflık=salaklık. Bu kadar basit işte. Yapmayın lütfen şöyle şeyler...
Başka kitaplar okuyun çerezlik olarak, bunu değil. Diğer kitaplarınızda iyi okumalarınız olsun:)