İlber Ortaylı vazgeçilmezliği kaldığı yerden devam ediyor. Bir tarih kitabına en doğru girişi buluyoruz kitabın ilk sayfasını açtığımızda. Tarih Nedir sorusu karşılıyor bizleri. Bu yazıyı daha önce birkaç kitabında daha okuma şerefine erişmiştik. Okuyorsak mutluyuz, peki gerçekten mutlu muyuz? Eğitilenler tarih sevmiyor, okumayı sevmiyor ve bunun suçu sadece eğitilenlerde mi? Bence suç eğitenlerde. Bir eğiten vermesi gereken eğitimi, eğitilene kağıttan, slayttan vs okuyarak verirse o eğitimin bir tadı olur mu? İnsanlar o derste eğlenirse, keyif alırsa o derse dair ürünleri de alır faydalanırlar. Benim görüşüm böyle. Tarihi herkese sevdirmek lazım, geçmişi inkar yerine doğrusuyla yanlışıyla ne olduğunu bilerek konuşmak lazım. Kitabın, Tarih Yazıcılık Üzerine kitabıyla neredeyse başbaşa ilerleyen bir yazımı var ki söylemeden edemeyeceğim. Yani bunun dışında Resmi Tarihçik Sorunu üzerine eğilmesi, Jean Deny ve Türkoloji, 16. yüzyıl Alman Seyahatnamelerinde Türkiye (ki içinde 1553’te Avusturya’dan elçilik heyetiyle İstanbul’a gelen Hans Dernschwam’ın günlüğü önemlidir. Ayrıca resimlerle de zenginleştirilmiş bir içerik var bu bölümde), 19. Yüzyıldan Zamanımıza Hindistan (Türk Seyahatnameleri ve geçmişten günümüze olan hayat üzerinde duruluyor ), Avrupa Seyahatnamelerinde Türkiye ve Türkler de oldukça dikkat çekici, 18. Yüzyılda Akdeniz Dünyası ve Genel Çizgileriyle Türkiye, Osmanlı’da 18. Yüzyıl Düşüncesine Ait Notlar, Osmanlı Seçkinleri, Tanzimat Adamı ve Tanzimat Toplumu, Osmanlı’da Laiklik Üzerine (mühim bir konu), Osmanlı’da Millet, 18. Ve 19. Yüzyıllarda Galata, dikkati çeken ve önceki kitapta olmayan diğer başlıklar. Hatta yazıları da karşılaştırdım, okurken de fark ettim Tarih Yazıcılık Üzerine kitabıyla birebir aynı satırlar. Beğeneceğinize inanıyor, faydalı okumalar diliyorum..

Osmanlı Düşünce Dünyası ve Tarih Yazımıİlber Ortaylı · İş Bankası Kültür Yayınları · 2017112 okunma

·

66 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.