Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

400 syf.
6/10 puan verdi
Değişimin Öyküsü: Ala
-Spoiler içermez- Güzellik nedir? Sizin için ne anlam ifade eder? Dış görünümün insanlara yaklaşımınız üzerinde bir etkisi var mıdır? Önyargılarınız neye göre şekillenir? Hiç çirkin olduğunuzu düşündüğünüz oldu mu? Bunun psikolojinize ve karakterinize etkilerini merak ettiniz mi peki? Son olarak, nasıl bir çocukluğa sahiptiniz?.. İşte kitap boyunca düşünüp durduğum sorular... Gülseren Budayıcıoğlu, son zamanlarda kitaplarının art arda dizilere uyarlanması sonucu gündeme oturmuş, 74 yaşında bir yazar ve psikiyatristtir. Kitaplarının konusunu ise gerçek hastaları oluşturmaktadır. Benim merakımı celbeden de bu hastalardan biri olan Ala'dır... Ala, hukuk fakültesinden dereceyle mezun olmuş, ünlü bir avukatlık bürosunda staj görmekte olan, IQ'su yüksek ama EQ'su düşük (teşhis koymak gibi olmasın), bir çeşit konuşma bozukluğuna sahip, oldukça çirkin olarak tasvir edilen bir kız. Burnu; uzun, aşağı sarkık ve eğri, dişleri üst üste binmiş, saçları kabarık ve kepekli, alnı dar, kaşları biçimsiz ve gür. Kıyafetleri; eski, bol, koyu renkli. Davranışları tuhaf, sert ve kaba, şiddet yanlısı, sesi ince ve kulak tırmalayıcı. İletişim kurmakta zorlanan, ilişki tesis etmekte başarısız biri. Ama bir o kadar kendinin farkında. Yardım alması gerektiğinin bilincinde ve bunun için defalarca doktorlara başvuruyor fakat olumlu sonuç alamıyor. Son olarak yazarımıza geliyor ve böylece Ala'nın değişimi başlıyor. Çocukluk travmalarının insanın yaşayışı ve karakteri üzerindeki etkilerini tüm çıplaklığıyla anlatan bir kitap. Bilhassa sevgisiz büyüyen insanların başka insanları sevmek konusundaki başarısızlığı okuyucuların gözüne sokuluyor adeta. "Bu kız sevilmeden, öpülmeden, okşanmadan büyümüş. Sevgiyi içine çekememiş ki, dışına verebilsin!" alıntısı düşüncemi destekler niteliktedir. Ne yazık ki başkarakterimizin tek talihsizliği sevgisiz büyümek de değildir. Özgüvenini zedeleyici cümlelere de maruz kalmıştır çok defa. Üstelik en yakınları tarafından. Yetmezmiş gibi birçok ölüme de yakından tanıklık etmiştir. Yine en yakınlarının ölümüne. Son olarak da yalnızlıkla cezalandırılmıştır. Bu öyle bir yalnızlıktır ki konuşacak kimsesi yoktur etrafında. Konuşmayı öğretecek kimsesi bile... Ala'nın hikayesini merak edip okumak isteyeceklere söylemek istediklerim var. Kitapta yalnızca Ala değil birkaç hasta daha anlatılmakta ve Ala'nın hikayesinin büyük çoğunluğu kitabın sonuna saklanmaktadır. Size bu noktada sabırlı bir okuyucu olmanızı öğütlerim. Çünkü asıl okumak istediğiniz yere kadar diğer hastaların hikayelerini ve yazarın kendi hayat hikayesini okuyacak, Ala'nın hikayesine geldiğiniz zaman da dizide izlediklerinizin üzerine çok az şey ekleyebileceksiniz. Bu anlamda dizinin oldukça başarılı bir uyarlama olduğu gerçeğinin de altını çizmek isterim. Sadece diğer hastalar da değil Freud gibi, Hitler gibi Eva Peron gibi birçok gerçek kişinin de hikayesini okuyacaksınız. Zaman zaman "Onları merak etsem onların kitaplarını okurdum." diye hayıflandığım olmadı desem yalan olur. Çünkü bu ek bilgiler kitapla kaynaşamamış bir şekilde. Başarısız bir natüralist yazar okuyor gibi hissettim çoğu zaman. Yazarın dili de oldukça yavan geldi bana ama bunun sebebi benim devamlı klasik kitap okuyan bir okur olmamdan da kaynaklanıyor olabilir. Eğer kitap okumaya yeni başlamış bir okursanız bu kitap size göre olabilir çünkü oldukça akıcı ve sizi zorlamayacak bir kitap. Olumsuz eleştirilerimi sona saklamak istedim:) Kitabı okuyacak herkese keyifli okumalar dilerim :)
Hayata Dön
Hayata DönGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 202011,8bin okunma
··
2.098 görüntüleme
Miss Nobody okurunun profil resmi
Kırmızı oda. Alya karakteri 2. bölümde dahil oldu. 10 bölüm kadar oynadı dizide.
5 sonraki yanıtı göster
Hsyn okurunun profil resmi
Teşekkürler açıklaman için
Miss Nobody okurunun profil resmi
Keyifli okumalar :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.