Şimdi, yavaş bir tırmanışın ardından aneroit altimetreye göre yedi bin metre yükseklikteydik, karla kaplı bölgeyi de tamamen altımızda bırakmıştık. Bu yüksekliklerde sadece karanlık vardı, çıplak kaya yamaçları ve kaba şeritler halindeki buzullar… ama o insanı kışkırtan küpler, surlar ve sesin yankılandığı mağara ağızları doğaüstü, fantastik ve rüya gibi olanın bir habercisini ekliyordu.