Hakikatte sevgiyle aşk arasındaki ilişki cömertlik ile israf, tutumluluk ile cimrilik arasındaki ilişki gibidir.. Nasıl ki cömertliği aşan şeye israf, tutumluluğu aşan şeye cimrilik deriz? Aşk dedikleri sevginin bir adım ötesidir..
Büyük İskender, hayal ettiklerini gerçekleştirebilecek yeteneklere sahip olmakla birlikte, ruhbilim yönünden bir megalomandı. Hayallerini gerçekleştirdikçe daha büyük, ulaşılması olanaksız hayaller kurmaya başladı. Bilinen fatihlerin en büyüğü olunca kendisinin Tanrı olduğuna inanmaya başladı. Acaba mutlu bir adam mıydı? Sarhoşluğu, çılgınca öfkesi, kadınlara karşı soğukluğu, Tanrılık savı da gösteriyor ki mutlu değildi. İnsan doğasının diğer öğeleri zararına, bir tek öğenin işlenip geliştirilmesinden ya da insanları kendi yükselişi için bir hammadde gibi görmekten gerçek bir gönül doyumu sağlanamaz. İster deli olsun, ister sözüm ona aklı başmda; kendini büyük görmek, aşırı bir alçaltılmanın sonucudur.
Bir damlacık sudan yaratılmış insanın "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?" cümlesiyle söze başlaması ne kadar boş ve abestir. Oysaki mezarlıklar, kendilerini vazgeçilmez zanneden insanlarla doludur.