İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
.....Gözünü kırpmadan, iğne atılsa yere düşmeyecek kadar kalabalık pazaryerine daldı.
"Yokluğuna alışmak mı, alışamamak mı zor?
Bir karar verebilsem..."
Halbuki korkulacak hiçbir şey yoktu ortalıkta
Her şey naylondandı o kadar
Ve ölünce beş on bin birden ölüyorduk güneşe karşı.
Ama geyikli geceyi bulmadan önce
Hepimiz çocuklar gibi korkuyorduk.
Geyikli geceyi hep bilmelisiniz
Yeşil ve yabanî uzak ormanlarda
Güneşin asfalt sonlarında batmasıyla ağırdan
Hepimizi vakitten kurtaracak
Bir yandan
Sen ey kendiyle yetinen!
Fosforun yeri gece,
Ne yapar gecesiz ateşböceği?
Belki anlamsız ve delice
Kumrunun inanılmaz yuvası
Bir direğin tepesinde.
Ama boşluktur biraz da
bir kuşu biçimleyen,
Sen ey kendiyle yetinen;
Artık suyumuz bulanık,
Bir güneş bile olsa sonunda,
Yolumuz kırık, önümüz karanlık
Ve ağır tuğrası alnımızda
padişah yanlızlığın,
ama yine de umudumuz kalabalık...
...Kalabalık beni sahiden sıktı.ben ikide birde böyle oluyorum,bazen bütün insanların boyunlarına sarılıp öpecek kadar seviyorum,bazen de hiçbirinin yüzünü görmek istemiyorum.Bu nefret filan değil...İnsanlardan nefret etmeyi düşünmedim bile... Sadece biraz yanlızlık ihtiyacı.Öyle günlerim oluyor ki,etrafımda küçük bir haraket ,en ufak bir ses bile istemiyorum.Taşıp dökülecek kadar kendi kendimi doyurduğumu hissediyorum.kafamda ,hiçbir şeyle degişilmesi mümkün olmayan muazzam
hayaller, bana her şeylerden daha kuvvetli görünen fikirler birbirini kovalıyor...Fakat sonra birdenbire etrafımda bana yakın birini arıyorum.bütün bu beynimde geçen şeyleri teker teker ,uzun uzun anlatacağım birini...
Bi' sen bi' sigaram var üstüme sinen
İkinizde birbirinizden beter
Kalabalık uzun bi' cadde de tutmuşum yalnızlığın elinden
Bilen varsa konuşsun şu ayrılığın dilinden
Kurutsun kökünden elinden gelen
Ki sen gittin ezgisi kaldı bu aşkın puslu sesinden
Bir gece uyanıp aniden
Kan ter içinde fırlayıp yerinden
Bırak damlasın gözünden
her zaman yalnızdım
kitaplar kadar yalnız
yalnızca yalnızlığımdan gürültücü bir kalabalık yaptım
herkes için farklı aldanışlar kurtarılmış hayatlar yok pahasına