Kalbim nefis dağını tırmanıyordu. Ne kadar dik ne kadar sarp bir dağ. Çıktım derken yuvarlanılıyor, bitti derken sarp bir uçurumla karşılaşılıyordu. Gerçek o ki nefis dağı aşılmadan hiçbir dağ aşılacağa benzemiyordu.
Gitgide büyüyen bir karamsarlık vardı içimde,olanca gücüyle yüreğime çöken bir ağırlık.Kalp krizi mi geçirecektim ne?Yok,sadece hayatın farkına varıyordum bir kez daha.Hepsi buydu.
Daha önce de Beyza Alkoç okumuştum, Kalp muhafızı bambaşka bir dünya oldu benim için. Hiç beklemediğiniz olaylar gelişiyor. Olaylar sizi alıyor götürüyor, yerden yere vuruyor sonra da yüceltiyor. Tahminlerin ötesinde eşsiz bir roman. Konusu kraliyet olan birçok romanı yabancılardan okuyoruz. Türk yazarların da bunu kaleme alması harika bir şölen oluşturuyor.
Yusuf artık arabada yok bileklik de
Biz kaldık seninle
Sana unutturmayacaktım ama artık bilekliğim başkasının
Araba gitti
Bileklik gitti…
Kalp gitti
Hepsi gitti
Yusuf sen de unut diyecem ama…
Taç - Mahal eşsiz bir anıt kadar, bir aşk hikayesini de hatıra getirir. Bir gönül ateşinde ısınan bu mermerler, asırlardan beri, soğumamıştır. Neresine dokunsanız, bir kalp çarpıntısı duyacak gibi olursunuz.