Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Senin istediğin nedir Bile bile Avcunda sıkıca sakladığın Renkli kırık camlar İki elin kızıl kanda Aç avuçlarını sesini yükselt Gel dirilt değiştir
Kırık camlar üstünde dans etmeyelim mi
Reklam
Bir Kaza Hatırası
Saat; etrafın karanlık sislerle kapladığı zamanı, onca çabaya karşılık parçalayamayan fakat ancak pek ufak bir delik açabilen şu üç lambayla beraber beş geçiyor.Aracın içindeyim.Genzi yakan bir egzoz kokusu var havada. Asfalttaysa direncin en büyük simgesi çizgiler... Hızla ve bazen de aralarda kesilerek ilerliyorlar uzamda. Dünya insan nefesinden
“Kırık camlar üzerinde çıplak ayakla dolaşmak gibiydi.”
Sen hiç görmedin dans ettik durmadan kırık camlar üstünde. Emre Aydın-
Mum
kargalar deşmekte leşini baykuşun mumun soluk ışığı altında ve arzuyu şahlandırıyor birkaç sıyrık sıyrıktan akan kan ve eriyen mum mumun ateşi ciğerlerimi doldurmakta uzaklardan yansıyan, gitgide soluklaşan uykularımı saklayan mum aynı zamanda arzuyu ve kavgayı mumun isi tavanı karartıyor; lakin nasıl gözükür isler karanlıkta? camlar kırık ve derime nüfus ederken kesikler fahişenin leş kokusu dolduruyor odamı iki adet kan çukuru şahit olmakta bu çürüyen bedenin kurtlara yem oluşunu rüzgarlarım aralarken dudaklarımı kana boyalı parmaklarımla okşuyorum saçlarını.
Reklam
Senin istediğin nedir Bile bile Avucunda sıkıca sakladığın Renkli kırık camlar İki elin kızıl kanda Aç avuçlarını sesini yükselt Gel dirilt değiştir
Sayfa 81
Yas
İlgi çekici bir metafor, kangren uzvu hatlarından koparan. Uzatılmış bir cinnet, hatırı silinmiş dostluklar, kırılgan camlar, bir şarapnel gibi vücuduma saplanan. Buradasın ve dinliyorsun, biliyorum. Öyle acımaz bir yiğidin canı, öylesine sindirilmiş akıncının yası... Uzanmış yatağına bir cılız beden, karanlıklar içerisinde yatar; Amansızca ve umarsızca hayatı... Kenetlenir kör duygular, hapseder ölüsünü tenine. Darmadağın bir çehre, sökülmüş bir beden; kalbi kırık uzuvlar ve Ter gibi akan kan... İşte böyle başlar apansız, zihnime inen kâbuslar, Saklar, dışımızı içimizde. Saklar, pembeliğinden ıraklaşan şatafatını; hayatın.
Hoşça Kal
Sen hiç görmedin Su vermeye benzedik Plastik çiçeklere Hiç görmedin Sen hiç görmedin Dans ettik durmadan Kırık camlar üstünde 🎶🎶
Burası cehennemin dünyadaki yeriydi. Kar küresinin kırık camları bu ormanın her yerindeydi. Kırık camlar günün birinde bizi değil, o camları kıranları yaralayacaktı.
Sayfa 50 - İndigo/EylülKitabı okudu
Reklam
kirik camlar kirik kalpler sulu gozler
Terazi
"...Nerede dilimi tutan o kırık camlar?.." #Kanatmakla meşgul.
Sayfa 9 - Serendip
“Sen hiç görmedin, su vermeye benzedik, plastik çiçeklere, hiç görmedin. Sen hiç görmedin, dans ettik durmadan kırık camlar üstünde.. Sen, öyle sana benzeyen her şey gibi, erirken avuçlarında ben, unutuyorum.” - Emre Aydın 🌹
Hâlâ beynimin sinirleri arasında kıvılcımlanıyorsun Hücrelerimin onca ölü ve kayıp duyguları içinden. Umutlar hapishanesinde Ve yaşım üniversiteliye dayanmış iken... Sana en çok sevdalarımda duruca yaşamak yakışıyor. Damarlarını yol bellemişsin gözlerimin, beliriveriyorsun. Yüreğimin onca hücre zarından geçip yaşama tutunabiliyorsa Umutlar hapishanesinde Ve yaşım delikanlılığın çağındaki ilk cevher iken... Bana en çok hatıralara vefa borcu hissetmek yakışıyor. İnsanlara şiir okumak, Aşklaraysa en çok ayrılık yakışıyor.
Sayfa 38 - Flora KitapKitabı okudu
793 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.