Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1933 Berbat Bir Yıldı

John Fante

1933 Berbat Bir Yıldı Gönderileri

1933 Berbat Bir Yıldı kitaplarını, 1933 Berbat Bir Yıldı sözleri ve alıntılarını, 1933 Berbat Bir Yıldı yazarlarını, 1933 Berbat Bir Yıldı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kanepeye oturdum, yalnız kaldığımızı söylemek doğru olmazdı, çünkü ben yoktum odada.
Hasta bir ülkenin kokusu. Sözlerime kulak ver; bir gün bu koku bütün ülkeyi saracak.
Reklam
İştahla yiyordu, heyecanla, dudaklarının arasından geçen her lokmayı kıskandım. Kızarmış ekmeği çiğneyen dişlerinin çıkarttığı sesi dinledim, kahveyi yudumladığında yutkunuşunu dinledim ve canım bağırsaklarından büyüleyici bir gurultu yükseldi gibi geldi bana; duru bir inilti, saf bir müzik tınısı.
108 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabın ismi ve kapağına baktığımda "Allah'ım içim kararacak galiba,çok hüzünlü bir kitap beni bekliyor "diye düşünmüştüm. Sevgili yazar beni çok güzel yanılttı ve bu yanılgıdan dolayı çok mutluyum. Umutsuzluğu beklerken sonu olmayan umut okudum. Dominic Molise çok çok fakir bir ailenin oğlu,çok iyi bir solak atıcı.Tüm umudu ,üçüncü tekil şahıs gibi bahsettiği sol "Kol"u .Bir gün çok ünlü bir beysbolcu olacak ve hem kendisinin hem ailesinin tüm sıkıntıları bitecek.Ne zaman umutsuzluğa kapılsa sol Kol oradadır ve bir gün her şeyi çözecektir.Ailesi tabii ki ayrı dram,oralarda hüznü hissettim,özellikle annesine çok üzüldüm.Aşkını anlattığı bölümlerde çok eğlendim,nasıl umutsuz,nasıl kederli ama öyle aşık ki aşkını anlatışından umutsuzluğu hissedemedim.Çok ince bir kitap zaten,hemen bitiveriyor.Ben çok severek okudum.Beğeneceğinizi düşünüyorum.
1933 Berbat Bir Yıldı
1933 Berbat Bir YıldıJohn Fante · Parantez Yayınları · 2015538 okunma
Ama karın da iyi bir yanı vardı her şeye rağmen.Seni diğerlerinden saklıyordu;çillerini,kepçe kulaklarını,sefil endamını; ve başka hayallerin yanından geçip hüznün içine yürüyordun ; baş öne eğik,gözler saklı ,vicdan azabın ve değersizliğin ruhunun en derinlerinde,emniyette...
"Merhaba" dedi gülümseyerek. Tennyson'ın bütün sözcüklerinden daha anlamlıydı dudaklarından dökülen o sözcük. Tanrım nereden bulmuştu bu kadar güzel bir sözcüğü? Ne kadar yaratıcı, ne kadar zekiydi!
Reklam
Onun için ne kadar korkunç olduğunu düşündüm, ama babama da acıdım. Annem kurban olmuştu bu işte sadece, babam ise hem kurban hem de hain.
"-Yalancıydı. -Gururluydu ,bu yüzden yalan söyledi. -Yalancının gururu olur mu ?"
Bu kadar geliyordu elimden ve doğruydu. Başka türlü istemezdim onu. Harikulade değildi, ama güzeldi; acılı bir varlık, Tanrı'nın annesi gibi.
Hayalperestler, bir ev dolusu hayalperest. Babaannem Abruzzi hayalleri kuruyordu. Babam borçlarını temizleyip oğluyla birlikte taş dizme hayalleri kuruyordu. Annem evden kaçmayan neşeli bir kocayla cennete gitme hayalleri kuruyordu. Kız kardeşim Clara rahibe olma hayalleri kuruyordu. Küçük kardeşim Frederic sabırsızlıkla büyüyüp kovboy olacağı günü bekliyordu. Gözlerimi kapatıp bu evin içinde yayılmış düş vızıltısını dinledim.
Reklam
Seviyordum onu. Çılgınlıktı, delilikti; ama ayağının altındaki paspas, yattığı yatak, tenine sürdüğü sabun, üzerine oturduğu klozet olmaya razıydım.
Onu ilk kez üç yıl önce, babasının nalbur dükkanında çalıştığı yaz görmüştüm. O günden beri onun özlemiyle yanıyordum. Tüylerim ürperiyor hatırladıkça...
Dua! Ah o dualar! Ah bir çift ayakkabı gibi küçük bir iyilik ya da topu daha hızlı atabilmek için boyumun on santim uzaması gibi küçük mucizeler için o hiçliğe uzanış. Yıllar dolusu dua -peki sonuç?
"-O böyle,onu değiştiremezsin. -Değişecek.Günün birinde işe Tanrı karışacak,göreceksin."
Biliyordum. Söylemeye dili varmıyordu;babamın ona ihanet ettiğinden şüphe ediyordu.Fazlasıyla duygusal bir kanıydı bizim için -yaşlı babamız,dört çocuk babası,hayatını istekayla kazanmaya çalışan işsiz bir duvarcı ustası;başka kadınla uğraşacak hali mi vardı adamın? Aslına bakarsanız , pek sevmezdi kadınları babam.Kendi annesini bile,karısını çok sevmediğine şüphe yoktu zaten...
1.073 öğeden 1.051 ile 1.065 arasındakiler gösteriliyor.