Ahlak kavramının toplum-birey, din-birey ve din-toplum ekseninde ele alınarak değerlendirildiği, bu yaklaşımda Kant'ın ahlak felsefesinin irdelenerek, konu dinamiği kabul edildiği Adorno eseri.
Günümüz insanı için toplum, tarihte hiç olmadığı kadar baskı unsuru haline dönüşmüş ve normlarının ahlak kuralları olarak kabul gördüğü bir yaptırım mekanizmasıdır artık. Tek tanrılı dinlerin bile günümüzde toplumların ahlaki pozisyonları üzerine tam anlamıyla bir egemenlik sağlayamadığı ancak toplumun yönlendirilen, algılanan ahlaki normlarının kaynağı olarak kaldığı bir ahlak sorunu üzerine eğiliyor Adorno. Genel ahlaki normlar gibi, pozitif dinlerin de geçerliliğini yitirdiği, ahlak kurallarının çöktüğü ve yaşanan hayatın anlamı üzerine din ve ahlak normlarının yetersizliğini işliyor Adorno.
Doğru yaşam nedir Yanlış yaşam nedir? Ve bu doğru ile yanlışın nesnelliğini yitirdiği bir dünyada kavramlar ve düşünceler arasında gerilimi ele alarak ahlakın ideolojik yansımalarını anlatıyor. Örneğin dini kurala göre hırsızlık haramdır. Yanlış olandır. Ancak bugün toplumsal ahlaka göre egemen olanın yanlışı ahlak kuralı çerçevesinde kabul görüyor. Bir diğer örnek faiz konusudur. Bu gibi bir çok farklı durum için geçerlidir doğru ile yanlışın gerilimi.
Adono bu ahlakçı ahlaksızlığı felsefi bir dille ele alarak kavramsal olarak inceliyor. Oldukça güzel bir eserdir. Frankfurt Okulu çıkışlı kötü bir düşünür, kötü bir kitap yok zaten. Keyifli okumalar.