Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed
Muhammed HamidullahSözler ve Alıntılar
Kur'an düz yazı biçiminde yazılmıştır fakat şiirin bütün çekicilik, ahenk ve uyak özelliklerini de taşımaktadır. Öyle ki tek bir harfi bile değiştirilecek olsa ahengi bozulur ve hemen fark edilir.
Herkes Allah'a inandığını söyleyebilir ancak herkesin Allah'ı anlama kapasitesi farklıdır. Neyse ki Allah bizleri, Kur'an'da da belirtildiği gibi (2/286), kişisel kapasitelerimizden fazlasıyla sorumlu tutmamaktadır.
İstatistikler incelenecek olursa görülecektir ki, bu mücadelede silah kullanma ve kan akıtma yoktur. Hz.Peygamber ancak Medine'ye gittikten sonra savaş açmaya başlar ki bundan 10 yıl sonra vefat etmiştir. İşte bu 10 yıl içerisinde gerçekleştirilen fetihler 3 milyon kilometrekare tutmaktadır ve bu, günde ortalama 900 kilometrekare eder. Bu fetihler sırasında düşman içerisinden her ay ortalama 2 kişi bile öldürülmüş değildir. Müslümanların kayıpları ise bundan bile azdır. Savaş alanlarında ölen iki-üç yüz insana karşılık milyonlarca kilometrekare toprağın fethedilmesi insanlık tarihinde alışılmamış ve hiç rastlanılmamış bir durumdur.
Kadınlar, Arap topluluğunda yüksek bir mevki sahibiydiler. İbn Hişam'ın naklettiğine göre, Abd'ul Muttalib'in annesi Selma'un-Neccariye evlenmeden önce istediği an kocasını boşamak konusunda şart koşmuştu.
Sayfa 24 - Beyan yayınlarıKitabı okudu
Eğer bir gayrimüslime kendi dinini tebliğ etmiş olan peygamberinin bu görevi boyunca oruç tutup tutmadığı ya da namaz kılıp kılmadığı, eğer bunları yapmışsa bu ibadetleri ne şekilde yaptığına ilişkin sorular sorulacak olsa büyük olasılıkla hiçbir cevap alınamayacaktır. Bir Müslüman Hz. Peygamberin sahabelerine ne kadar şükran duysa azdır, çünkü onlar bizlere İslam'ı Hz. Muhammed'in yaşadığı şekliyle, maddi ve manevi her konuda bütün detaylarıyla öğrenip uygulama imkanı vermiş kişilerdir.
Bir Hadis-i Kudsi'de şöyle denmiştir: Allah diyor ki: "Ben ne yere ne göklere sığarım, ancak bir müminin kalbi beni içine sığdırabilir."
Yine bir gün yırtık pırtık elbiseli, çok fakir görünüşlü bir kişi gördü. Bu halinin sebebini sorması üzerine adam: "Ya Resulallah, ben aslında fakir biri değilim. Halim vaktim yerinde fakat kazandığımı hep muhtaçlara dağıtmayı tercih ediyor, bu eski püskü kıyafetlerle yetiniyorum." dedi. Hz. Peygamber ona şöyle cevap verdi: "Bu doğru değil. Allah kulunun üzerinde ona verdiği nimetin izlerini görmeyi sever!"